Tarım ve Orman Bakanlığı 2024 yılı yaş çay alım fiyatını kilogram başına 17 TL, üreticilere verilen 2 TL destekleme bedeli ile beraber 19 TL olarak belirledi. 2023 yılında kilogramı 11 TL olan yaş çay taban fiyatına yaklaşık %55 oranında zam yapılmış oldu. Erzincan’da kahvehanelerde 7 TL, kafe ve pastane işletmelerinde 30 TL’ye kadar yükselen bir bardak çayın fiyatı gelen zam ile birlikte kaç TL olacak sorusu merak konusu.
Tarım ve Orman Bakanlığı 2024 yılı yaş çay alım fiyatını kilogram başına 17 TL, üreticilere verilen 2 TL destekleme bedeli ile beraber 19 TL olarak belirledi. 2023 yılında kilogramı 11 TL olan yaş çay taban fiyatına yaklaşık %55 oranında zam yapılmış oldu. Erzincan’da kahvehanelerde 7 TL, kafe ve pastane işletmelerinde 30 TL’ye kadar yükselen bir bardak çayın fiyatı gelen zam ile birlikte kaç TL olacak sorusu merak konusu. 2024 yılı yaş yaprağı tahmini maliyeti ise 1 dekara masraflar genel toplamı 28 bin 452 TL olarak açıklanırken 1 kg yaş çay yaprağı maliyeti 16,99 TL oldu. Ancak bu maliyet üretim yeri ve koşullarına göre de değişiyor. Maliyeti 17 TL’den başlayan çay üretim maliyeti kimi yerlerde 18-20 TL’ye kadar çıkıyor.
Mevcut fabrikalarda işlenip paketlenerek satışa hazır hale getirilen 1 kg çay fabrika satış fiyatı ise 150 TL. Ancak gelen %55’lik zam ile 150 TL olan sıradan bir paket çayın fabrika fiyatı 80 TL eklenerek 230 TL’ye kadar yükselmesi bekleniyor. Bu rakamlar belki tahmini ancak sofralarımıza kadar gelen bir bardak çayın değeri 2024 yılı itibarıyla bir hayli artacak. Önemli olan mevzu şu ki %55’lik zam kararı üreticiyi memnun etmiyor. Tarım ve Orman Bakanlığınca belirlenen alım fiyatı üretim fiyatını geçemiyor. Üretici ürettiği çaydan kar edememekten yakınıyor. Yine destekleme bedeli olan 2 TL ise hemen peşin verilen bir para olmadığı belirtiliyor. Yani üreticinin eline ilk elden geçecek para tahmini maliyetin de altında olacak.
Yapılan yaş çay alım fiyatından üretici mağdur iken tüketici de ayrı bir mağduriyet yaşıyor. Bir kilogram çayın işlenerek reyonlarda satış aşamasına gelene kadar maliyetler katlanarak artıyor. Ekonomideki makroekonomik dengesizlikler maalesef toplumun gelir düzeyi düşük kesimlerini şartsız ezip geçiyor. Talep, arz ve piyasa dengesizliği ve tam rekabet piyasasının özellikle gıda sektörünü ciddi anlamda etkilemesi de bu piyasanın elini adeta vatandaşın boğazını tutup bırakmadığını gösteriyor.