Erzincan’ın Tercan ilçesinde yer alan ve Anadolu’nun önemli tarihî yapılarından biri olan Mama Hatun Türbesi, sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda ardındaki trajik aşk hikâyesiyle de dikkat çekiyor.
Erzincan’ın Tercan ilçesinde yer alan ve Anadolu’nun önemli tarihî yapılarından biri olan Mama Hatun Türbesi, sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda ardındaki trajik aşk hikâyesiyle de dikkat çekiyor. Rivayete göre, dönemin ileri gelenlerinden Mama Hatun, Tercan’da kendisi için bir türbe yaptırmaya karar verir. Türbenin inşasını üstlenen mimar, her gün inşaatı denetlemeye gelen Mama Hatun’a zamanla gönlünü kaptırır. Duygularını gizleyemeyen mimar, türbe tamamlandıktan sonra Hatun’a evlenme teklifinde bulunur.
Ancak toplumun baskıları ve gelenekler nedeniyle bu teklife olumsuz yanıt veren Mama Hatun, mimarın umudunu tamamen kırmak istemez. Ona kırk adet yumurta gönderir ve hepsini yemesini ister. Mimar bu isteği yerine getirir.
Bunun üzerine mimarı huzuruna çağıran Mama Hatun, şu anlamlı sözleri söyler:
“Bu yumurtalar gibi insanların da özünde birbirinden çok farklı olmadığını görmeni istedim. Aramızda imkânsızlıklar var. O yüzden gönül yolunu başka yerde aramalısın.”
Bu kesin ret cevabı karşısında büyük bir sarsıntı yaşayan mimar, elindeki külüngü göğe fırlatır ve başına düşmesine izin vererek yaşamına son verir.
Bugün Mama Hatun Türbesi, yalnızca bir mimari eser olmanın ötesinde, bu hüzünlü efsanenin izlerini de taşımaya devam ediyor.
