SON DAKİKA
hava
Google News

KUREYŞAN OCAĞI VE ÂŞIK DAVUT SULARÎ SEMPOZYUMU DÜZENLENDİ

Son Güncelleme :

30 Ekim 2025 - 12:52

/ 94 views kez okundu.
reklam
KUREYŞAN OCAĞI VE ÂŞIK DAVUT SULARÎ SEMPOZYUMU DÜZENLENDİ
reklam

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde Kureyşan Ocağı ve Âşık Davut Sularî Sempozyumu gerçekleştirildi.

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde Kureyşan Ocağı ve Âşık Davut Sularî Sempozyumu gerçekleştirildi. Sempozyumda konuşan Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, etkinliğin anlam ve önemine dikkat çekerek, “Semahlar saf ola, dertler defola, gönüller pak, kötülükler defola, varlığımıza, birliğimize, dirliğimize merhaba! Erzincan’ın dağlarından esen rüzgâra, Girlevik’in çağlayan suyuna, Ergan’ın doruklarına, Terzi Baba’nın gönül iklimine merhaba! Cemevinde niyaza duran cana, camide secdeye duran kuluna, meydanda kardeşçe omuz omuza yürüyene merhaba!” ifadelerini kullandı.

Vali Aydoğdu, sözlerini gençlere, analara, emekçilere ve erenlere selam göndererek sürdürdü: “Gözleri aynı ufka bakan gençlere, alnı ak, gönlü pak analara, alın teriyle çalışan emekçilere, bağrında sevda taşıyan erenlere merhaba!”

Konuşmasında Âşık Davut Sularî’yi anan Vali Aydoğdu, “Bazı insanlar vardır, sesleri çağları aşar. Onlar bir devrin şahidi, bir diyarın sözcüsü, bir gönül ikliminin tercümanı olurlar. Ömürleri bir türküye sığar, türkülerinde bir ömür yaşar. İşte biz bugün, böyle bir hakikat yolcusunu, Erzincan’ın Çayırlı’sından bütün Anadolu’ya sesini ulaştıran Âşık Davut Sularî’yi anmak için buradayız” dedi.

Aydoğdu, Âşık Davut Sularî’nin saz ve sözlerinde barış, vuslat ve kardeşlik olduğunu belirterek, “Sularî, yalnızca bir Alevi dedesi değil; aynı zamanda Sünni’siyle, Alevi’siyle bu toprağın kardeşlik mayasıydı. Onun türküsünde ayrılık yoktu, onun sazında nifak yoktu, onun nefesinde tefrika yoktu” ifadelerini kullandı.

Vali, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Davut Sularî’nin ömrü bir bayram türküsü gibiydi. İçinde sevinç vardı, hüzün vardı, hasret vardı, vuslat vardı. Ama en çok da umut vardı. O, ‘yar yar eylemem men’ derken bile umudu haykırdı. ‘Sarı çiçek sarartıyor dağları’ derken bile güzelliği işaret etti. ‘Biz ezelden ikrar verdik inandık’ derken kardeşliği mühürledi. Bugün burada yalnızca bir ozanı anmıyoruz; onunla birlikte yeniden kardeşliği, sevgiyi ve umudu anıyoruz.”

Vali Aydoğdu, Alevilik geleneğinde ocak kavramının önemine de değinerek, “Bu ocağın nefesleri, birlik ve kardeşliğin sesi olmuştur. Erzincan’ın Çayırlı’sından bütün Anadolu’ya sazıyla sözüyle ses veren Âşık Davut Sularî de Kureyşan Ocağı’nın irfan ikliminde yetişmiş, türkülerinde sevgiye, muhabbet ve kardeşliğe çağrı yapmıştır” dedi.

Konuşmasını teşekkür ve temennilerle tamamlayan Vali Aydoğdu, “Başta Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanımıza, değerli akademisyenlerimize, kıymetli katılımcılarımıza ve bu organizasyonun her aşamasında emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Burada yükselen her sözün, söylenen her nefesin, yazılan her satırın birliğimizin, beraberliğimizin ve kardeşliğimizin teminatı olması dileğiyle sizleri muhabbetle selamlıyorum. Kalın sağlıcakla” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.

Gerçek ismi Davut Ağbaba olan Aşık Davut Sulari 1925 yılında Erzincan’ın çayırlı ilçesinde dünyaya gelmiştir. O zamanlar Erzincan’ın Tercan ilçesine bağlı Çayırlı bucağında 1925 yılında dünyaya geldi. Veli ve Cezayir çiftinin beş çocuğundan biridir. Dedesinin yanında yetişti ve Sulari mahlasını kullandı. Dedesi Kaltık Mehmet Ağa tasavvuf şairiydi. Saz çalma, şiir söyleme ve türkü yakma zevkini dedesinden aldı. Âşıklar bayramının Konya’da yapılmasında emeği geçmişti. Türkü, atışma, güzelleme dallarında örnekler verdi. Doğu Anadolu’da asırlardan beri dilden dile anlatılan efsaneleri, menkıbeleri şiirleştirir; sazıyla etkili bir makam ve deyişle dost meclislerinde sunardı. Bütün ömrünü âşıklık geleneğine sadık kalarak sürdürdü. 17 yaşından başlayarak, aşıklık geleneğinin en önemli temsilcilerinden oldu. Konya Aşıklar Bayramı’nın oluşumunda yer aldı. Davut Sulari, bir konuşmasında Zaza olduklarını ifade etmiş, Türkçe dışında Arapça, Farsça, Almanca ve Fransızca dillerini de bildiğini söylemektedir. Ana dili olan Zazaca eserler de vermiştir.

Aşıklar meclislerinde sanatını icra etmeyi ömrü boyunca sürdürdü. Birçok ünlü sanatçıyla beraber de çalışmış ve çok sayıda âşık ve sanatçıyı da etkilemiştir. Aşık Beyhani, Aşık Celali, Aşık Daimi, Aşık Serdari, Mahzuni Şerif, Muhlis Akarsu gibi isimler Davut Sulari’den etkilenen âşıklardır. Ali Ekber Çiçek, Arif Sağ, Belkıs Akkale, Sabahat Akkiraz, Erdal Erzincan gibi sanatçılar onun eserlerini seslendiren isimlerden bazılarıdır. Davut Sulari, Erzurum’da âşıklar kahvesinde düzenlenen fasılda rahatsızlanıp ölmüştür. Davut Sulari, Çayırlı ilçesinde aile mezarlığına defnedilmiştir.

 

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.