
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde “Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu” düzenlendi. Programa katılmak üzere kente gelen Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal MEMİŞOĞLU ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, havalimanında karşılandı.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde “Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu” düzenlendi. Programa katılmak üzere kente gelen Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal MEMİŞOĞLU ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, havalimanında karşılandı. Bakan GÖKTAŞ, üniversite konferans salonunda gerçekleştirilen “Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu”nda önemli mesajlar verdi.
“Doğurganlık oranı düşüyor, nüfus hızla yaşlanıyor”
Demografik risklere dikkat çeken Bakan GÖKTAŞ, Türkiye’de doğurganlık hızının gerilemesinin ve nüfusun yaşlanma eğiliminin uzun vadede ciddi riskler barındırdığını vurguladı. Ortalama hane halkı büyüklüğünün 3,11’e düştüğünü, hanelerin yüzde 57’sinde 18 yaş altı çocuk bulunmadığını belirten GÖKTAŞ, kritik bir uyarı yaptı:
“Bu şekilde devam edersek, TÜİK projeksiyonlarına göre önümüzdeki 5 yılda ilkokul çağındaki çocuk sayısı 900 bin azalacak.”
Sempozyuma Son Başbakan Binali YILDIRIM ve eşi Semiha YILDIRIM, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal MEMİŞOĞLU, Vali Hamza AYDOĞDU ve eşi Emine AYDOĞDU, 3. Ordu Komutanı Korg. Tuncay ALTUĞ ve eşi, ilimiz Milletvekilleri Süleyman KARAMAN ve Mustafa SARIGÜL, Erzincan Belediye Başkanı Bekir AKSUN ve eşi, EBYÜ Rektörü Akın LEVENT ve eşi protokol, yurt dışından ve yurt içinden gelen misafirler ve akademisyenler, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu yöneticileri ile birlikte “Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu” açılış programına katıldılar.

Erzincan Valisi Hamza AYDOĞDU Sempozyumda şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Başbakanımız,
Değerli Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Mahinur Özdemir GÖKTAŞ
Sağlık Bakanımız Sayın Prof. Dr. Kemal MEMİŞOĞLU
Milletvekillerimiz, Ak Sakallı heyeti, büyükelçilerimiz, değerli akademisyenler,
Değerli misafirler, hanımefendiler, beyefendiler,
Bugün burada, ‘Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu’nda sizleri ağırlamanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Anadolu’nun zaman içinde muhkem kılınmış bu kadim şehrinde; toprağıyla ana, irfanıyla hoca, nefesiyle yuva olan bir diyarda buluştuk.
Bugün sempozyumumuzun ana başlığı kadın; bugün aynı zamanda Öğretmenler Günü… Bu yüzden sözlerimi, kadınların ve öğretmenlerin aynı kaynaktan doğan emek, şefkat ve bilgelik çizgisinde buluşturarak sürdüreceğim.
Kadın, insanlığın ilk öğretmenidir. Dünyaya adım attığımız o ilk anda, bizi saran bir anne eli olur; hem müşfik hem dirayetli. İlk sözcükleri içimize işleyen bir anne sesi; dünyayı anlamamızı sağlayan ilk sıcaklık ise bir anne yüreğidir.
Kadın; hayatımızın her anına değer katar, insana, insanlığa sevgi ve merhamet ekseninde yaklaşır.
Kadın; sabahın erken vaktinde evini toparlayıp işine yetişen, bir hastanenin koridorunda beyaz önlüğüyle bir cana nefes olan, mahallenin bir köşesinde kendi küçük dükkanıyla ayakta duran, emeğini büyüterek toplumda yer edinendir.
O yüzden diyoruz ki; kadını konuşmak, aslında geleceği konuşmaktır. Aileyi konuşmak, medeniyeti konuşmaktır. Ve öğretmeni konuşmak, vicdanı konuşmaktır.
İşte bugün, burada bütün bu değerleri bir arada taşıyan bir isim var: Bir öğretmen, bir kadın, bir anne… Semiha YILDIRIM Hanımefendi.
Öğrencilere okumayı öğretirken, aslında bütün öğrencilerine merhameti öğretti. Bugün artık kürsüde değil, gönüllerde ders veriyor. Ama biz biliyoruz ki o hâlâ sabahları içinden “Hazır mısınız çocuklar?” diyor. Tahta değişti, sınıf büyüdü, ama Semiha Hanım’ın yoklama defteri hâlâ açık.
Ve o yoklama defterinde bir isim var ki, hiçbir zaman yok yazılmadı. Sayın Başbakanımız; evinizin direği, çocuklarınızın rehberi olan Semiha Hanım’ın, bugün hâlâ “ders zili” sizin kalbinizde çalıyor. Ve biz biliyoruz ki o derste hâlâ “ahlak, vefa, sevgi” işleniyor.

Başbakanımız Sayın Binali YILDIRIM,
Bu toprağın evladı, bu şehrin hikâyesine çocukluk sesini bırakmış bir büyüğümüz… Yıllarca devletin en ağır sorumluluklarını omuzlarında taşırken; memleketin yollarını birbirine bağlamakla kalmadı, gönülleri de birbirine yakınlaştırdı. Özellikle kadınların hayatını kolaylaştıran, eğitimden istihdama uzanan pek çok alanda açtığı imkân kapıları; kadınların sözünü, emeğini ve varlığını güçlendiren adımlar da onun hizmet yolculuğunun en kıymetli izlerinden oldu.
Aile Bakanımız Sayın Mahinur Özdemir GÖKTAŞ,
Bakanlıkta, bürokraside, sahada, sosyal politikanın kalbinde kadınların etkin görev alması yalnızca bir temsil meselesi değil, bir ilham kapısıdır. Bir toplumun temeli, sevgiyle kurulan bir evde atılır. Gece gündüz o sevginin çoğalması için çalıştığınıza yakından şahitlik ediyoruz.
Sağlık Bakanımız Sayın Kemal MEMİŞOĞLU
Biz biliyoruz ki sağlık yalnızca reçetelerden, cihazlardan, kliniklerden ibaret değildir. Bir çocuğu iyileştiren ilacın yanında, annenin şefkati vardır; ateşi düşüren serumun ardında, bir tas sıcak çorbanın huzuru… Yan yana duran iki gönlün birbirine kattığı güç; sesi çıkmayan bir acıyı, bir kadının teselli eden eliyle hafifletme kudreti… İşte bu yüzden kadının tesiri, sağlık hizmetinin görünmeyen ama en güçlü sütunlarından biridir.
Bugün, sizin öncülüğünüzde yürütülen çalışmaların da tam bu anlayışla şekillendiğini görmek; “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışının en sarsılmaz tezahürü olarak gönüllerimizde yer edinmiştir.
Sayın Başbakanım, Sayın Bakanlarımız ve Kıymetli Hazirun
Bugün bu değerli kongreye katkı sunan, düşüncesiyle ufuk açan, birikimiyle yol gösteren herkes, kendi hayat hikâyesinde hem öğrenen hem de öğreten bir öğretmendir.
Başbakanımız Sayın Binali YILDIRIM’ın; yıllarca bürokrasinin, Başbakanlığın ve Meclis Başkanlığının ağır sorumluluğunu taşıyarak, yetişmesine vesile olduğu nice gönül ve insanla bu ülkenin büyük bir okul olduğunu bizlere hatırlatan çalışmaları ve bu yolculukta kendisine eşlik eden, değerli eşi Semiha Hanımefendi’nin eğitime dair incelikli katkıları,
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Mahinur Özdemir GÖKTAŞ’ın; nesillerin karakterini, aile iklimini ve toplumun kalp atışını güçlendiren çalışmaları,
Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Sayın Kemal MEMİŞOĞLU’nun; yetiştirdiği hekimlerle, her çocuğun ve her gencin sağlıklı bir geleceğe yürüyebilmesi için gösterdiği samimi gayret…
Bütün bu emekler, Başbakanımızın ve değerli bakanlarımızın bu ülkenin büyük bir öğrenme ve öğretme medeniyetinde “öğretmen” olarak anılmalarını sağlayan en güçlü bir nişanedir.
İşte bu nedenle Başbakanımız Sayın Binali YILDIRIM’ın, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Mahinur Özdemir GÖKTAŞ’ın ve Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Sayın Kemal MEMİŞOĞLU’nun Öğretmenler Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum.
Ve elbette…
Mesleğimizi de unutmayalım. Bu kürsüde öğretmenlik yapmış herkes bu kürsüden inmiş olsa da içimizdeki sınıfın kapısı hep açık kalır diyen bütün akademisyenlerin öğretmenler gününü kutluyorum.
“Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu” vesilesiyle; öğrenen ve öğreten herkesin Öğretmenler Günü’nü gönülden kutluyorum. Çalıkuşlarının olduğu bu ülkede, hilalin gölgesinde büyüyen, huzur bulan ve huzur veren nesillerin yetiştiği bütün gönüllere selam olsun. Bu sempozyuma emeğiyle, fikriyle, bildirisiyle katkı sunan tüm kıymetli katılımcılara gönülden teşekkür ediyor, hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum.
Ve müsaadenizle küçük bir ilave yapmak istiyorum. İnsanın yanında yol arkadaşlığı eden biri varsa, bütün zorlular kolaylığa döner. Benim yol arkadaşım da bugün burada;
kendisine nezaketi, sabrı ve zarafetiyle bize ve çocuklarımıza kattığı değerlerden dolayı onunda öğretmenler gününü kutluyorum.
Can Erzincan’a hoş geldiniz…”

