Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda düzenlenen Esnaf ve Sanatkârlar ile İftar Programı’na katıldı. Düzenlenen programa Erzincan Esnaf ve Sanatkarlar odası Birlik Başkanı Bedir Limon ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda düzenlenen Esnaf ve Sanatkârlar ile İftar Programı’na katıldı. Düzenlenen programa Erzincan Esnaf ve Sanatkârlar odası Birlik Başkanı Bedir Limon ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı. Programda yaptığı konuşmasına konukları selamlayarak ve Ramazanı Şeriflerini tebrik ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bereket ve hayır günleri olan bu mübarek ayda tuttuğumuz oruçların, yaptığımız ibadetlerin, ettiğimiz duaların, dağıttığımız sadaka ve zekâtların Rabbimizin katında kabulünü diliyorum. Milletimizle birlikte tüm insanlığın sıkıntılarından kurtulduğu, mazlumların ve mağdurların yüzünün güldüğü, dostluk ve kardeşlik ikliminin dört bir yanımızı kuşattığı günlere de inşallah en kısa sürede ulaşırız. Asırlar boyunca Anadolu’da devletler kurulmuştur, yönetimler değişmiştir, ancak binlerce yıllık birikimiyle esnaf ve sanatkârımız daima bu toprakların harcı olmaya devam etmiştir. Ahi Evran-ı Veli’nin ifadesiyle, ‘Ahi her şeyde, her yerde ve her çağda denge ve düzen tutturandır, dağıtan değil toparlayandır, yıkan değil yapandır.’ Zaman ve mekândan bağımsız bir değer olan ahiliğin bu tarifi, günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. Bugün birçok ülkede en derin şekilde yaşandığını gördüğümüz sosyal adaletsizliklerin, vicdanları yaralayan görüntülerin bizim milletimiz içinde kök salamamasının içinde bu anlayış vardır.
Koronavirüs salgın döneminde bu süreçten olumsuz etkilenen kesimlerin başında esnaf ve sanatkârımız geliyordu. Devlet olarak verdiğimiz desteklerle bu zorlu dönemde sizlerin yanında olmaya çalıştık. Bu kapsamda, salgın nedeniyle ticari faaliyetleri olumsuz etkilenen ticaret erbabımıza gelir kaybı ve kira olarak dört ay süreyle biner lira hibe desteği sağladık. Türkiye genelinde verilen destek tutarı 4,6 milyar lirayı aşmıştır. Bu desteğin toplam tutarı da 4,3 milyar lirayı buldu. Ayrıca, esnaf ve sanatkârımızın kredi ve kefalet kooperatiflerine olan borçlarını yeniden yapılandırabilmelerini temin ettik. Kooperatif kefaletiyle veya doğrudan Halkbank’tan kullanılan kredilerin geri ödemelerini, 2020 yılında iki kez, 2021 yılında ise bir kez olmak üzere üç defa ertelemeye tabi tuttuk. Taksiti ötelenen kredi tutarı 13,5 milyar liradır. Salgının etkilerinin azalmasıyla yeniden ekmek teknesinin başına geçen esnaf ve sanatkârımızı, ihtiyaçlara göre yeni araçlarla desteklemeyi sürdüreceğiz.
Bizi herkesten daha güçlü yapan, farklı kılan, zorluklar karşısında dayanıklı hâle getiren işte bu vasfımızdır, işte bu erdemimizdir. Dolayısıyla ahilik geleneğimize sahip çıkmamız demek, bizi biz yapan değerleri ve onun üzerinde yükselttiğimiz istiklalimizi ve istikbalimizi yaşatmamız demektir. Sizler, işinizin başına her geçtiğinizde, dükkânınızın, atölyenizin, aracınızın kapısını her açtığınızda aynı zamanda bu sorumluluğu da üstlenmiş oluyorsunuz. Sizler, evinizin nafakasını çıkartacak, tezgâhınızın dönmesini sağlayacak kazancı elde ederken aynı zamanda kendinizle birlikte çevrenizdeki herkesi gözetip kollamanın vebalini de üstlenmiş oluyorsunuz.
Hayatımızın bir döneminde biz de esnaflık yaptığımız için bu vasıfları sadece gözleyerek, sadece okuyarak, duyarak değil bizzat yaşayarak hıfzederek, tatbik ederek öğrendik. İnşallah büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını da hep birlikte gerçekleştireceğiz.
Salgının küresel düzeyde dengeleri bozan ve fiyatları artıran etkilerini henüz yeni yeni üzerimizden atarken, bu defa da Karadeniz’in kuzeyindeki krizin ağır sonuçlarıyla karşı karşıya kaldık” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Küresel enerji ve gıda ile ham madde fiyatlarında yaşanan artışlar, ister istemez tüm dünyayla birlikte bizi de etkiledi. Üstelik bunun üzerine bir de 2018’den beri döviz kurunda yaşanan istikrarsızlıkla mücadele etmek durumunda kaldık. Son dönemde çarşıda, pazarda, hayatın her alanında görülen fahiş fiyat artışlarının en önemli sebebi işte bu iki faktördür.
Önceki günkü Kabine Toplantımızın ardından yaptığım millete sesleniş konuşmasında da ifade ettiğim gibi, bu tür sorunların çoğu hukuki değil ahlaki sebeplere dayandığı için yaptırım imkânları da sınırlıdır. Vicdanı, ahlakı ve değeri olmayana ne deseniz boş. Tabii bu, elimiz kolumuz bağlı bir şekilde yaşanan rezaletlere seyirci kalacağımız anlamına da gelmiyor. Tedarik ve perakende satışlarını, ahilik geleneğimizin temsilcisi esnaf ve sanatkârımızı gözetecek şekilde düzenlemeye yönelik hazırlıklarımız var. Fiyatları, stokçuluk veya anlaşma yoluyla haksız şekilde yükselterek vatandaşlarımızın mağduriyeti pahasına fahiş kazanç elde etme peşinde koşanlara verilen cezaları artırıyoruz. İnternet üzerinden satış yapan e-ticaret platformlarına da çekidüzen veriyor, belirli sınırlamalar getiriyoruz.
Çeşitli iş başı istihdam projeleriyle, özellikle gençlerimizin hem meslek öğrenmelerini hem de kazanç sahibi olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. KDV sadeleştirmeleriyle, bir yandan vatandaşlarımıza daha hesaplı ürün satışını temin ederken, bir yandan da esnafımızın işini kolaylaştırmayı hedefliyoruz. Çalışanlarımızın gelir seviyelerini yükseltmek için yılbaşından bu yana pek çok önemli adım attık. Şartlara göre ilave adımlar da atarak insanlarımızın refah seviyelerini korumalarını temin etmeye çalışıyoruz.
Bunların yanında, devletin aldığı ürünlere üretecinin alın terinin hakkını verecek taban fiyat belirleyerek, gerektiğinde hızlı tedarik kanalları oluşturarak, kooperatif marketlerini yaygınlaştırarak piyasadaki dengesizliklerin önüne geçecek yeni tedbirler alıyoruz. Amacımız esnaf ve sanatkârımızla rekabet etmek değil, tam tersine sizlerin de şikâyetçi olduğu piyasadaki fahiş fiyat hareketlerini kontrol altında tutmaktır. Ülkemizi bu imtihandan da, Allah’ın izniyle, beraberce dimdik çıkartacağımıza 2023 hedeflerimize ulaşacağımıza, evlatlarımıza güçlü bir 2053 vizyonu miras bırakacağımıza yürekten inanıyorum.
Bu vesileyle ihracata dönük yatırımlar ve döviz kazandırıcı turizm faaliyetleriyle ilgili bir müjdeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “İhracata dönük yatırımlara, yerli makine kullanımı, kısmi yurt dışı finansmanı ve bölgesel teşviklere ilave olarak yıllık yüzde 9’a varan faiz oranıyla Türk Lirası cinsinden uzun vadeli finansman imkânı getiriyoruz. Benzer bir uygulamayı turizm sektöründe de hayata geçirerek döviz kazandırıcı hizmet veren firmalara yüzde 9’a kadar inen faiz oranlarıyla uzun vadeli Türk Lirası finansmanı sağlıyoruz. Proje finansmanı prensipleriyle harcama mukabili ve belge karşılığı kullandırılacak bu krediler için 100 milyar lirası ihracat, 50 milyar lirası turizm için olmak üzere toplamda 150 milyar liralık bir kaynak ayırdık. KOBİ’ler için 250 milyon lira, KOBİ dışı firmalar için 1,5 milyar lira limiti olan yüzde 9’a varan yıllık faiz oranı ve iki yılı ödemesiz, üç ila on yıl arası vade ile kullandırılacak bu kredi paketinin sektörlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Çalışan, üreten, istihdam eden, ülkemize kazanç sağlayan herkesin yanında olmayı sürdüreceğiz. Bu duygularla her birinize bereketli, bol kazançlı, huzurlu çalışmalar diliyorum.”