SON DAKİKA
hava
Google News

TERZİBABA HAZRETLERİNİN İMTİHAN EDİLMESİ

Son Güncelleme :

16 Nisan 2022 - 14:40

/ 574 views kez okundu.
reklam
TERZİBABA HAZRETLERİNİN İMTİHAN EDİLMESİ
reklam

Terzibaba Dernek Başkanı Murat Uslu Ramazan ayında gönül erleri ve tasavvuf büyüklerini ele aldığı programında Terzibaba Hazretleri olarak bilinen Muhammed Vehbi’ye ait bir hadiseyi anlattı. 

Terzibaba Dernek Başkanı Murat Uslu Ramazan ayında gönül erleri ve tasavvuf büyüklerini ele aldığı programında Terzibaba Hazretleri olarak bilinen Muhammed Vehbi’ye ait bir hadiseyi anlattı.  Murat Uslu konuyla ilgili bir sunum olarak hazırladığı videoda tasavvufi kişiliğiyle Erzincan’da gönüllere yer edinmiş Terzibaba Hazretlerinin yaşadığı döneme, hadise ve kelamlarına değindi. Uslu Terzibaba Hazretlerinin yaşadığı bir hadise şöyle ifade etti; “Terzibaba hazretleri, Mevlana Halidi Bağdadi Hazretlerinin emanetini Abdullah Mekke Hazretleri’nden alıp, halife olarak tayin edilmesinden sonra kendisine gösterilen teveccüh artmış, kendisinden feyizlenmek için şerefli huzurlarına gelenler müritleri ve sevenleri ziyadesiyle çoğalmıştı.

Lakin Terzibabaya gösterilen bu hürmet ümmiliği nedeniyle şehrin zahir uleması arasında ciddi bir rahatsızlık meydana getirmiştir. Ümmi ve cahil birinin yanına bu kadar insan nasıl toplanır? Bu nasıl olur? Şeklinde dedikodular, günden güne yükselmeye başlamıştı. Zamanın Erzincan müftüsü bütün gün artan bu dedikoduların önünü kesmek, meselenin aslını ortaya çıkarmak için, bir imtihan oluşturarak, Terzibaba Hazretlerini o zamanki Gerek Gerek Camii’ne davet eder. Davete icabet eden Terzibaba camiye her zamanki tevazusu ile girer ve müftüye edeple; “Beni çağırmışsınız? Bu acilden ne istersiniz?” diye sorar ve bir anda Müftü yerinden ok gibi fırlayıp Terzibaba Hazretlerinin eline kapanır. Heyet şaşkındır. Olana bitene bir mana veremez. Müftü yerine oturur ve mahcup bir halde; “Biz sizi imtihan etmek için çağırdık. Malum dedikodulara bir nokta koymak icap eder. Soracağımız suallere cevap vermenizi isteyeceğiz.” der. İlk soru sorulur. Allahu Teâla’nın subuti sıfatları kaçtır? Bütün dedikoduları bitiren o muhteşem cevap gelir Terzibaba’dan Allahu Teâla’nın subuti sıfatları her yere göre 8 buraya göre 7’dir. Burada Kudret sıfatı yoktur. Eğer sizler Kudret sıfatına inanmış olsaydınız Cenabı Hakk’ın ümmi bir kuluna İrşat sırrını vererek, insanları doğru yola iletme kabiliyeti verebileceğine de iman ederdiniz.

Cevaptan sonra bütün heyet şaşkındır. Kimse tek bir kelime dahi edemez. Herkes birbirine baka kalmıştır. Terzibaba Hazretlerinin Ledünni ilimlere sahip kâmil bir zat olduğu hakikatini kabul edip, mahcubiyet içerisinde teslim olmaktan başka bir yolları kalmamıştır. Ama o heyet Müftünün yaptığını o davranışı merak eder ve kendisine yüklenir. Müftü Efendi; “Durun, durun da anlatayım. Vallahi hayyat Vehbi Camiye girdiğinde bana insanüstü bir beşer olarak göründü ve gizli bir el sanki sakalımdan tutup beni iki büklüm vaziyette götürüp Hazretin eline yapıştırdı. Biz inandık ki ledünni ilimlere sahip kâmil bir zattır. Tabi olmak icap eder. Biz tabi olacağız. Size de âcizane tavsiyem bu yöndedir.” diye durumu heyet üyelerine arz eder.

Zahir ulemadan kendisine ilk intisap eden, şehrin önde gelen âlimlerinden ve muhaliflerinden Battal Hocanın oğlu Hacı Hafız Mehmet Rüştü Efendidir ki, zaten daha sonra hem halifesi hem de damadı olacaktır.

Bu dönemde Tokat’ta ilim tahsili için bulunan Hacı Fehmi Efendi de şehre döner dönmez zahirle ulemanın bütün aksi yönlendirmelerine rağmen Terzibaba Hazretlerine intisap etmesi onu olan karşıtlığın sone ermesine ve daha çok kimsenin kendisine bağlanmasına sebep olmuştur. Terzibaba Hazretlerinin zahirde ümmi olmakla birlikte Vehbi olarak Ledünni ilimlerden hissedar olduğu ve bu yüzden de kendisine Vehbi lakabının verildiğini biliyoruz. İşte dostlar, bu teveccüh, bu muhabbet sağanağı, vefatının üzerinden 170 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen her gün artarak devam etmektedir. İşte bu muhabbet sağanağında sırılsıklam ıslanmak duası ile, sağlıcakla kalın.”

 

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.