Birlik Vakfı Erzincan Şubesinin başlatmış olduğu Şehir Okumaları programlarının ikincisi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Erol Kaya’nın “Bir Şehir Hafızası Çalışması: Erzincan’ın Yakın Geçmişine Yolculuk” başlığıyla gerçekleştirildi.
Kaderinde üç kez yeri değiştirilen bir şehir olarak Erzincan’ın hafızasında geçmişe ve aidiyet duygusuna yönelik kayıp ve eksiklikten bahseden Prof. Dr. Erol Kaya, depremlerden kaynaklı göçler nedeniyle şehrin yetişmiş insan gücünü kaybettiğini belirtti. Sözlü tarih çalışmalarının Türkiye’de yeni ve henüz gelişmediğini de ifade eden Kaya, “Büyük mübadele sonunda Yunanistan’da kurulan Göç Vakfı kendi göçmenleri dışında Türkiye’den göç edenleri de araştırarak 300 bin sayfalık sözlü tarih bilgisi meydana getirilmiştir” diyerek Erzincan’da bugün, 39 depremi ve öncesini anlatacak kimsenin kalmadığını, sözlü tarih çalışmasında geç kaldığımızı vurguladı.
1992 öncesinde şehrin daha dışa dönük bir yapısı varken, sonrasında içe kapanık bir yapıya büründüğünü belirten Kaya, aidiyet duygusunun bu yüzden azaldığını veya kaybolduğunu; 1939 depreminde Hatay’a yönlendirilen Erzincanlıların geri döndüklerini, 92 depreminde gidenlerden çoğunluğun ise dönmediğini hatırlatarak, Erzincan’da Hataylı gelinlerin ve damatların bu süreçteki dostluk ve uyumdan, aidiyet duygusundan kaynaklı olduğuna dikkat çekti.
Şehir hafızasının önemini vurgulayan Prof. Dr. Erol Kaya, şehri ve şehrin değerlerini geleceğe taşıma noktasında mühim olduğuna vurgu yaparak, “Deprem sonrası, ‘Çadır Komşum’ kavramını ilk etapta yadırgamıştım. Erzincanlının yokluktaki paylaşımı ne kadar iyi öğrendiğinin göstergesi bu kavram başka bir yerde karşımıza çıkmaz. Mesela Arap Hacı Kemal Canbolat’ın Lübnanlı Canbolat’ın akrabası ı olduğunu sözlü tarih çalışmalarında öğrendim. Erzincan Lisesi’nin şehir üzerin de büyük bir etkisi olduğu halde araştırılmamıştır. Türkiye çapında etkileri olan, Radyosu olan bu okul ile ilgili bir çalışma da yapılmamıştır. Erzincan’dan göç edenlerin suç oranı çok düşük, uyumları çok yüksek olduğu araştırmayla saptanmıştır. Bu durumda göçün zorunlu ve ani bir şarttan kaynaklanmış olması etkilidir. Erzincanlı Yazarımız Mustafa Kutlu’nun ifadesiyle “Talihsiz ve tarihsiz bir şehirdir Erzincan.” Bu Şehirde insanların anıları ve geçmişi de yıkılmış, aidiyet duygusunu zayıflatmıştır. Şehre ait bir mimari kimlik binaların dış cephelerinde canlandırılarak oluşturulabilir” dedi.
Dinleyicilerin sorularını da cevaplandıran Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Kaya Birlik Vakfı Erzincan Şubesinin 15 günde bir gerçekleştirdiği Şehir Okumaları’nın ikincisini sunmuş olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek yönetim kuruluna teşekkür etti.
Haber: Haber Merkezi
