Erzincan’ın Kemaliye İlçesinde ikamet etmekte olan Emekli Öğretmen Mehmet Akif ÇANKAYA yıllar önce aldığı yol üzerine düşen bahçenin yakın bir zaman önce göbeklenmesi üzerine yetkililere müracaatta bulunuyor. Yerinde incelemenin yapılmasına rağmen halen herhangi bir müdahalenin yapılmadığı yolda çökme riski bulunuyor. Çöken yol duvarı tehlike arz ediyor. Vatandaş Mehmet Akif ÇANKAYA geciken müdahalenin yapılması gerektiğini belirtiyor.
Erzincan’ın Kemaliye İlçesinde ikamet etmekte olan Emekli Öğretmen Mehmet Akif ÇANKAYA yıllar önce aldığı yol üzerine düşen bahçenin yakın bir zaman önce göbeklenmesi üzerine yetkililere müracaatta bulunuyor. Yerinde incelemenin yapılmasına rağmen halen herhangi bir müdahalenin yapılmadığı yolda çökme riski bulunuyor. Çöken yol duvarı tehlike arz ediyor. Vatandaş Mehmet Akif ÇANKAYA geciken müdahalenin yapılması gerektiğini belirtiyor. Kemaliye İlçesi sakinlerinden Emekli Öğretmen Mehmet Akif ÇANKAYA ERT Şah TV’ye gönderdiği videosunda şu ifadelere yer veriyor; “Ben Emekli Öğretmen Mehmet Akif ÇANKAYA. Emekli olunca yıllardan sonra bu bahçeyi aldım. Bir ev yaptım. Bu yolun duvarı bir-iki ay önce göbeklendi. Yıkılmaya meyil etti. Üzerindeki bitki örtüsünü, demirleri telleri topladım. Belediyeye müracaat ettim. Onlarda karayollarına haber verelim dediler. Haber de vermişler. Yalnız çok uzun zaman geçti. Önce belli bir bölümü yıkılmıştı. Sonradan Sivas’tan mühendisler geldiler. Baktılar. “Dede sen merak etme. En kısa zamanda yapılacak.”
Sonra ikinci bir yağmurda kalan kısımda gitti. Burada benim odunluk vardı. O odunlukta iptal oldu. Bir an önce buranın yapılması lazım. Tehlikeli ve dar bir yer. Buraya park eden arabalar oluyor. Yasak levhaları olduğu halde ona da kimse itibar etmiyor. Halen yasak levhalarının olduğu yere park ediyorlar. Bir de bütün çarşının suyu buraya biniyor. Çok tehlikeli durumda. Kim yapacaksa artık, belediye mi yapacak, karayolları mı yapacak. Bir an önce yapılmasını arzu etmekteyim. Devletim bu işi yapar isterse. Dağları delen devlet bunu mu yapmayacak. Ama gözümün önünde her gün bir cenaze gibi duruyor.”