SON DAKİKA
hava
Google News

DEPREM UZMANI PROF. DR. ŞEVKET ÖZDEN DEPREMLERDEKİ TEHLİKE, RİSK VE AFET ÜÇLÜSÜNE DİKKAT ÇEKTİ

Son Güncelleme :

06 Şubat 2024 - 11:38

/ 406 views kez okundu.
reklam
DEPREM UZMANI PROF. DR. ŞEVKET ÖZDEN DEPREMLERDEKİ TEHLİKE, RİSK VE AFET ÜÇLÜSÜNE DİKKAT ÇEKTİ
reklam

Deprem konusunda Erzincan’da önemli çalışmalara imza atan EBYÜ Deprem Teknolojileri Enstitüsü Öğretim Üyesi Enstitü Müdürü Prof. Dr. Şevket ÖZDEN depremlerde tehlike, risk ve afet üçlüsüne dikkat çekti.

Deprem konusunda Erzincan’da önemli çalışmalara imza atan EBYÜ Deprem Teknolojileri Enstitüsü Öğretim Üyesi Enstitü Müdürü Prof. Dr. Şevket ÖZDEN depremlerde tehlike, risk ve afet üçlüsüne dikkat çekti. Konuyla ilgili konuşmasında ÖZDEN şu ifadelere yer verdi; “Bugün burada üç kelime üzerinde konuşacağım. Bunlardan birincisi tehlike, ikincisi risk, üçüncüsü afet. Tehlike size esasında yaşantınızı yaşadığınız çevreyi, canınızı, malınızı, sevdiklerinize zarar verecek herhangi bir olguyu tamamlar. Onun için biz deprem tehlikesi haritası olarak tanımlıyoruz kullandığımız haritaları. Sadece depremden bahsetmek yersiz olur. Birçok doğal afeti de sayabiliriz. Depremin tehlikesini tanımlayanlar yer bilimciler ve inşaat mühendisleri sismoloji birimiyle ilgilenirken yağmurun tehlikesini tanımlayanlar meteorologlar ve ekoloji ile ilgili yer bilim adamları. Bu esasında bizim hayatımızın normal akışını değiştirecek bize zarar verecek sosyo ekonomik yapımızı etkileyecek olgunun tanımını oluşturuyor.

İkinci konuşmak istediğimiz risk. Esasında risk iki faktörde oluşuyor. Bunlardan bir tanesi depremin oluşma riski, yağmurun yağma riski, dolayısıyla o size yarar verecek hadisenin oluşma riskinin tanımlanması. Depremin önümüzdeki bir yılda, 5 yılda ya da 20 yılda oluşma riski bizim depremle karşılaşma ihtimalimizi yüzdesini gösteriyor.  Yağmurun yağma riski denizde olursa bize zarar vermiyor, ovada olursa çok zarar vermiyor ama bir vadide oluşursa bize zarar veren yüksek bir risk haline dönüşüyor. Risk ve afeti peş peşe incelediğimiz zaman bir olayı oluşma hali olayın bize zarar verme ihtimalini birlikte düşünmeliyiz. Deprem bu coğrafyanın en çok etkilendiği tehlike.

Doğu Anadolu Fayının üzerindeyiz, Kuzeydoğu Anadolu Fayının üzerindeyiz. Son dönemlerde çok konuşulan fay yedisi fayı bunun etkisi de var. Dolayısıyla bu bölgede bir deprem oluşma riski var. Eğer oturduğumuz binalar depreme dayanıklı yapılmışsa ya da depremin olduğu esnada herhangi bir yanığının içinde değilsek bu risk bizim canımıza tehlike oluşturmuyor. Belki bu risk bizim sosyo ekonomik yapımıza bir tehdit oluşturuyor. Dolayısıyla şimdi iki tane riskimiz var. Bir o tehlikenin oluşma riski, ikincisi oluşan tehlikenin benim canıma, malıma, içinde yaşadığım toplumun sosyo ekonomik durumuna ne kadar zarar verdiği. Bu riskin afete dönüşmemesi önündeki en büyük etken toplumun kendisi. Kamunun yöneticileri okullar, hastaneler deprem veya afet sonrasında olası iç güvenlik tehditlerine karşı diğer kamu binalarının depremden hemen sonra aktif hale getirmek ve aktif tutmakta görevliler.

Depremden oluşabilecek riskleri de toplum olarak biz arttırabiliyoruz. Ya da azaltabiliyoruz. Üç kat tasarlanmış bir binanın üzerine ilave bir kat daha yapıyorsak bunu birileri gözü kapalı iken yapıyorsa öyle bir durumda riski arttırmış oluyoruz. Burada iletişimin ve basının önemi çıkıyor ortaya. Biz afetin öncesinde de iletişimi çok sık tutmalıyız. Bu bilgileri halka yaymak zorundayız. Yapacağımız hataların riski arttırdığını afetin büyüklüğünü arttırdığını vatandaşımıza net bir şekilde anlatmamız gerekiyor. Doğru yapılaşma, doğru yerde, doğru kontrolle yapılaşma ve her şeyden öte yaptığımız yapıların olası bir depremde canımız için risk oluşturduğunu bilmeliyiz.”

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.