Erzincan’da erozyona dur demek için Erzincan Merkez ilçe sınırları içerisinde toplamda 3.000 hektar alana ağaç dikimi yapıldı.
Erzincan’da erozyona dur demek için Erzincan Merkez ilçe sınırları içerisinde toplamda 3.000 hektar alana ağaç dikimi yapıldı. Sarıçam, sedir, mahlep, ve badem fidanı olmak üzere toplamda 800 bin fidan toprakla buluşturuldu. Erozyon kontrol projesi kapsamında dikilen fidanlarla, rüzgarla birlikte oluşan toprak kaybının önlenmesi hedefleniyor.
Erozyon Nedir?
Erozyon, yağış suları ve rüzgârla toprağın aşınıp, taşınması ve başka yerlerde birikmesi sürecidir. Erozyon doğal süreçlerle veya insan etkinliklerine bağlı olarak oluşur. İnsan etkinliklerinin bir katkısı olmadan doğal süreçlerle gerçekleşen toprak erozyonu “jeolojik erozyon” olarak adlandırılır. Bu süreç tepeleri ve dağları geri dönüşü olmayan bir şekilde aşındırır ve erozyon ile gelen tortulların birikimi ile vadileri, gölleri ve koyları doldurur. Etrafımızda gördüğümüz birçok arazi oluşumu–kanyonlar, tepeler, nehir vadileri, deltalar ve düzlükler–jeolojik erozyonun ve birikiminin sonuçlarıdır.¹ Doğal süreçlerle oluşan erozyon oldukça yavaş şekilde gelişir.
İnsan etkinliklerinin neden olduğu erozyona “hızlandırılmış erozyon” denir. Hızlandırılmış erozyon aşırı otlatma, ormansızlaşma, yamaç tarımı ya da yol ve bina yapımı için arazinin parçalanması yoluyla toprak ve doğal bitki örtüsü tahrip edildiğinde yaşanan toprak bozulmasının bir parçasıdır. Hızlandırılmış erozyon jeolojik erozyondan 100 ila 1000 kat daha zararlıdır, bu zarar en çok yüksek yağış alan bölgelerdeki eğimli alanlarda görülür. Erozyonun aktif kuvvetleri su ve rüzgârdır. Her iki erozyon çeşidinde de doğal bitki örtüsü tahrip olur. Toprağın yağmur suları ile hareketine “su erozyonu” adı verilir. Yüzey akışı toprağın taşınmasında önemli rol oynar. Eğer yağış miktarı toprağın suyu emme kapasitesini aşarsa su yüzeyde birikir ve yerçekimine direnemeyerek eğimden aşağı doğru akar. Yağmur damlalarının havaya fırlatarak sürüklediği yüzeydeki toprak parçaları, akan suya karışır ve eğim boyunca taşınır. Suyun akışı toprak yüzeyinin engebeli yapısı ile uyumlu olarak kanalize olur ve bu durum su hızının ve türbülansın artmasına neden olur. Kanalize olmuş akış, sadece yağmur damlalarının sıçrattığı toprak parçalarını değil aynı zamanda akışın toprak kütlesinden kopardığı parçaları da taşımaya başlar. Bu giderek hızlanan bir süreçtir, kanal derinleştikçe her defasında daha fazla miktarda akan suyla dolar.
Genel anlamda dört tip su erozyonu vardır: Damla, yüzey, oluk ve yarıntı erozyonu. Damla erozyonu, çıplak toprak üzerine yağmur damlalarının çarpması sonucunda meydana gelir. Toprak yüzeyine şiddetli çarpan yağmur damlaları toprak parçalarını 60 cm kadar yükseğe sıçratırlar. Toprağın akıș ile ince bir tabaka halinde toprak yüzeyinden ayrılması olayına yüzey erozyonu denir. Tabaka erozyonu da denilen bu erozyon çok yavaş seyrettiği için kolay fark edilemez. Tabaka erozyonu ancak koyu renkli verimli üst toprak süpürülüp açık renkli alt toprak açığa çıkınca fark edilebilir.