Hünnap Çin kökenli bir meyvedir. 4000 yıllık bir geçmişi olduğu düşünülen bu meyvenin günümüzde 400’e yakın türü vardır. Bugün özellikle Rusya, Kuzey Afrika, Güney Avrupa, Orta Doğu ve Batı Amerika’da yetiştirilmektedir. Tat olarak ise kırmızı elmayı andırmaktadır.
Turunçgillerden daha yüksek oranda C vitamini içeren hünnap, vücut direncini artıran en önemli besin kaynakları arasındadır.
Egzema, akne ve sedef gibi rahatsızlıkların ortadan kaldırılması için tüketilmesi faydalı olan hünnap ciltteki kırışıklıkları da önler.
Hünnap meyvesinin içeriğinde yüksek oranda müsilajlı maddeler bulunur.
Yüksek oranda su içermesi de kabızlığı önlemekte aldığı rolü belirleyen bir başka faktö
Yumuşatıcı etkiye de sahip olan müsilajlar solunum yollarındaki tahrişi gidererek rahatlama sağlar ve öksürüğü keser.
Hünnap kanın içeriğindeki bu toksik maddelerin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Hünnap meyvesinin içeriğinin yaklaşık olarak %80’ini sudan oluşur.
Boğazları üşüttüğünüz zaman tavuk çorbası ya da portakal suyu yerine bu kez hünnap yemeyi deneyin. Portakaldan 10 kat daha fazla C vitamini içermesi nedeniyle soğuk algınlığıyla halsiz düşmüş bedeni çabucak toparlar.
Yaşlandıkça kemiklerin güçsüzleştiği bilinen bir gerçektir. Ancak hünnap tüketimi bu durumu yavaşlatabilir ve hatta durdurabilir.
Hünnapın hem meyvesi hem de özütü cilt rahatsızlıklarını ve yanmaları tedavi etmek için kullanılmaktadır.
Haber: Haber Merkezi
