Eğitimde son yirmi yılda gerçekleştirilen hamleler ve yapılan yatırımlar, okullaşma oranlarını rekor seviyelere ulaşmasını sağladı. Tüm bu süreçlerde özellikle kız çocuklarına yönelik sosyal destek kapsamında yapılan şartlı yardımlar ile eğitimde demokratikleşme atılımlarıyla başörtüsü yasağı ve katsayı gibi antidemokratik uygulamaların kaldırılması, kız çocuklarının okullaşma oranlarını da rekor seviyelere ulaştırdı.
Eğitimde son yirmi yılda gerçekleştirilen hamleler ve yapılan yatırımlar, okullaşma oranlarını rekor seviyelere ulaşmasını sağladı. Tüm bu süreçlerde özellikle kız çocuklarına yönelik sosyal destek kapsamında yapılan şartlı yardımlar ile eğitimde demokratikleşme atılımlarıyla başörtüsü yasağı ve katsayı gibi antidemokratik uygulamaların kaldırılması, kız çocuklarının okullaşma oranlarını da rekor seviyelere ulaştırdı. 2000’li yıllarda kız çocuklarının ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 39 iken bugün itibarıyla yüzde 95’e ulaştı. Böylece ilk kez kız çocuklarının okullaşma oranı erkek çocukları geçti.
Son yirmi yılda okullaşma oranlarının artmasıyla 2000’li yıllarda beş yaştaki okul öncesinde okullaşma oranı yüzde 11 iken bugün itibarıyla yüzde 95’e ulaştı. Ortaöğretimdeki okullaşma oranı yüzde 44 iken bugün yüzde 95 oldu. Yükseköğretimdeki net okullaşma oranı yüzde 14 iken bugün yüzde 48. Böylece Türkiye, ilk kez son yirmi yılda OECD ülkelerinin okullaşma oranlarına erişti.
Ortaokulda 2016 yılından itibaren kız çocuklarının okullaşma oranı, erkekleri geçti. 2014 yılından itibaren de yükseköğretimdeki okullaşma oranları erkekleri geçti.
Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, bir ülkenin en kalıcı ve sürdürülebilir kaynağının beşerî sermayesi olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Beşerî sermayesinin niteliğini arttırmadaki en önemli enstürman eğitimdir. Dolayısıyla tüm ülkeler diğer ülkelerle de rekabet edebilmek için eğitim çağ nüfusunun tamamını okullaştırmayla ilgili çok önemli projelere imza atıyorlar.
Tüm eğitim kademelerinde okullaşma oranları yüzde 90’ların üzerine çıktı
Türkiye’ye baktığımız zaman özellikle okul öncesi, ortaöğretim ve yükseköğretimde 2000’li yılların başında okullaşma oranlarının yüzde 50’nin altında olduğunu görüyoruz. Son yirmi yılda bir taraftan tüm il ve ilçelerdeki okul ve derslik yapma seferberliği diğer taraftan okullaşma oranlarını arttırmak için özellikle sosyoekonomik seviyesi dezavantajlı ailelerin eğitime katılımını desteklemek için uygulamaya sokulan eğitim politikalarıyla birlikte eğitim sistemimiz devasa bir dönüşüme tanıklık etti. Okul öncesinden ortaöğretime kadar tüm eğitim kademelerinde okullaşma oranları yüzde 90’ların üzerine çıktı.”