Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi’nin haftalık programları devam ediyor. Bu haftanın konuğu Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Murat USLU oldu. USLU konuşmasında; “Vakıf Medeniyeti toplumun temel dinamiklerinden birisidir.” İfadelerine yer verdi.
Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi’nin haftalık programları devam ediyor. Bu haftanın konuğu Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Murat USLU oldu. USLU konuşmasında; “Vakıf Medeniyeti toplumun temel dinamiklerinden birisidir.” İfadelerine yer verdi. Bölge Müdürü Murat USLU Vakıf geleneğinin çok eski bir gelenek olduğunu, kesin tarih olmamakla birlikte Babil ve Sümerlerin vakıf kurduklarını, İslâm’dan önce Türklerde de vakıf geleneğinin bulunduğunu söyledi. Vakıf geleneğinin ilk zamanlarda olgunlaşamadığını, bilinen bu günkü manadaki ilk vakıf Erzurum’un Pasinler ilçesine 1048 yılında kurulan ‘Halil’i Divani Vakfı’ olduğunu söyledi.
Karahanlılar döneminde Karahanlı Emiri Ebu İshak İbrahim Bin Nasr Tamgaç Buğra Han tarafından bir medrese kurulduğunu söyleyen Murat USLU; “Selçuklu devletinin kurulması ile vakıf müesseseleri daha da gelişmiştir. Tarikatların 11 ve 12. yüzyıllarda gelişmesi ile birlikte düzenli bir sosyal müessese şeklini aldı. Bu sebeple de tekke ve zaviyelerde büyük artışlar görülmeye başlandı.” dedi.
Vakıflar Bölge Müdürü Murat USLU konuşmasının bir bölümünde ise Vakıfların toplumun sosyal hayatı üzerinde müessir bir kurum olduğunu, toplumun bütün ihtiyaçlarını karşılayacak vakıflar kurduğunu belirterek bazı örnekler verdi; “Vakıf Medeniyeti bütün insanlığın faydasına mutluluğunu hedefleyen bir sistemler bütünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Sistemde hiçbir karşılık beklenmeden ve süre sınırı olmadan her dönemde ihtiyaca cevap verecek bir hayır amaçlanmıştır. İnanç, vakfın kuruluşundaki manevi boyutunu, ihtiyaç ise vakfın fiziki boyutunu göstermektedir. Bu o kadar gelişmiştir ki, var olan bütün mahlûkat ile ilgili ihtiyaçlar vakfın konusu olmuştur. Düşününüz ki buz gibi bir havada abdest almaya gittiniz, şadırvanda abdest alacaksınız. Elinde sıcak su taşıyan bir delikanlı ibriğinden sıcak su dökerek abdest almanızı sağlıyor. Yahut sıcaktan yandınız. İçecek suya ihtiyacınız var. Elinde bir bardak su ile bir genç yaklaşıyor ve size soğuk su ikram ediyor. Kana kana içiyorsunuz. Çok fakirsiniz. Evlilik çağına gelmiş kızınız var. Ama çeyizi yok. Kapıda iki bayan beliriyor ve ellerindeki paketlerle kızınızın çeyizini getiriyorlar. Bunlar geçmişte kurulan vakıfların yaptığı hizmetlerdi. Yine geçmişte kurularak hizmet etmiş vakıflardan bazılarını hatırlatayım; güzel yazı öğretme vakfı, helalleşme vakfı, yol güvenliğini sağlama vakfı, Sıcakta sebillere kar koyma vakfı, sıcak pide dağıtma vakfı, hastalara evinde bakma vakfı, Hıristiyan esirleri kurtarma vakfı, ilkokul hocalarına tütünü yasaklama vakfı, aşevi vakfı, sokak hayvanlarına ekmek verme vakfı, güvercin hane yapım vakfı, tabi afetleri önleme vakfı, hastalara ilaç parası veren vakıf, parasızlıktan okuyamayan çocuklara eğitim veren vakıf, kadın sığınma evi vakfı, çevreyi güzelleştirme vakfı, âmâlara hizmet vakfı, duvarlara yazılan çirkin yazıları silme vakfı, öğrencilere piknik yaptıran vakıf, meyve yedirme vakfı, su kuyusu açtıran vakıf gibi yüzlerce konuda hizmet eden vakıflar kurulmuştur. Ecdadımız bunları kurarken kişinin kendi malından feragat ederken, başkalarının mutluluğunu hedeflemişlerdir.” dedi.
Vakıflar Bölge Müdürü Murat USLU Konuşmasının son bölümünde ise; “Devlet Millet kaynaşmasını sağlayan karşılıklı güven esasına dayanan vakıflar dünü bugüne bağlayan tarihin şahitleridir. Bu açıdan korunmaya muhtaçtırlar. Vakıf bilincinin oluşturulması, maddi ve manevi değerlerin emanet edileceği genç nesillerin bu konuda eğitilmesi gerekmektedir.” dedi.
Çok sayıda davetlinin dinlediği program sonrasında Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şube Başkanı Halil İbrahim ÖZDEMİR, eski Belediye Başkanı Yüksel ÇAKIR, İl Vaizi Aydın ÖCALAN tarafından bir teşekkür belgesi verildi ve bir tablo hediye edildi.