7-13 Mart haftası Dünya Glokom Haftası olarak belirlendi. Tüm dünyada ve ülkemizde önlenebilir körlük nedenleri içerisinde yer alan çok önemli bir hastalık olarak kabul edilen Glokom hastalığı nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından bilgilendirme yapıldı. Prof. Dr. Kadriye Ufuk Elgin Glokom Hastalığının tanımını yaparak merak edilen soruları yanıtladı.
7-13 Mart haftası Dünya Glokom Haftası olarak belirlendi. Tüm dünyada ve ülkemizde önlenebilir körlük nedenleri içerisinde yer alan çok önemli bir hastalık olarak kabul edilen Glokom hastalığı nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından bilgilendirme yapıldı. Prof. Dr. Kadriye Ufuk Elgin Glokom Hastalığının tanımını yaparak merak edilen soruları yanıtladı.
Glokom Nedir?
Tüm dünyada ve ülkemizde önlenebilir körlük nedenleri içerisinde yer alan çok önemli bir hastalıktır. Görme sinirimiz de çok risk faktörüne bağlı olarak birtakım hasarlar meydana gelmekte ve kalıcı kime kayıtları gelişebilmektedir. Bu faktörlerinin en önemlisi yüksek göz içi basıncıdır. Gözümüzün içinde bir sıvı var. Beyaz saf bir sıvı. Bu sıvı gözümüz için çok önemli. Çünkü gözümüzdeki pek çok dokuya basılı oksijen ve besin götürmekte. Bu sıvı sürekli olarak üretilmekte. Aynı zamanda sürekli olarak gözden dışarı gitmekte. Arada çok hassas bir denge var. Bu denge bozulduğunda bu sıvının göz içi dokulara ve görme sinirine baskısı, basıncı artıyor ve buna bağlı olarak da görme sinirini oluşturan hücrelerde tahribat başlıyor. Bu tahribat sonucunda hastalarımızda kalıcı görme kayıpları ortaya çıkabiliyor.
Göz Tansiyonu ve Glokom Aynı Anlama mı Gelmektedir?
Göz tansiyonu ile glokom aynı şey değildir. Gözümüzün tansiyonu son derece normal hatta düşük seviyelerde bile olabilir. Ama biz glokom hastası olabiliriz. Hatta son derece ileri evre glokom hastalığına yakalanabiliriz. Ya da tam tersi. Göz tansiyon normal değerin üzerinde olabilir ama Glokom hastalığı olmayabilir. Yüksek göz tansiyonu sadece glokom için en önemli risk faktörüdür.
Glokom Hangi Belirtilerle Ortaya Çıkmaktadır?
Bu hastalık erken evrelerde hiçbir belirti vermez. Hastalarımızın çoğu soruyor: “Gözümde ağrı var, batma var, kaşınma var, seğirme var acaba glokom muyum?” Hayır, bunların hiçbiri glokomda maalesef görünmez. Erken evrelerde glokom hiçbir bulgu vermez. Hastalık ilerledikçe görüntüler silikleşir. Birbirine yakın tonlar ayırt edilemez hale gelir. Örneğin siyah ve beyazı hasta rahat ayırt ederken krem rengi ile beyazı ayırt edememeye başlar. Görme alanımız daralır. Görme alanı bizim için çok önemli. Hastalık daha da ilerlerse o görme alanı iyice daralıyor adeta bir borunun içinden bakıyor gibi hastalarımız bakıyorlar. Gerçekten de çok zor. İsterseniz deneyebilirsiniz. Bir gözünüzü kapatıp bir gözünüzü boru gibi yapıp baktığımızda sadece ortaya görebildiğinizi fark edersiniz. Hastalık daha da ilerler ve hastalarımız maalesef tedavisiz kalırsa tam körlük dahi ortaya çıkabiliyor.
Glokomun Ortaya Çıkmasına Etki Eden Faktörler Nelerdir?
En önemli risk faktörü yüksek göz içi basıncı. Onun dışında önemli risk faktörü ileri yaş. Glokom orta yaşın ilerisinde görülen bir hastalıktır. Tabii %90-95 oranında bebeklikte, çocuklukta, gençlikte de görebiliyoruz. Tıpkı demans yani bunama gibi bir ileri yaş hastalığıdır. Kalıtım çok önemlidir. Aile bireylerinde varsa özellikle anne, baba ve kardeşler de Glokom için risk faktörüdür. Siyah ırk bir risk faktörüdür. Bunun dışında hastaların sahip olduğu hipertansiyon, diyabet, damar sertliği, migren gibi hastalıklar ciddi risk faktörleridir. İleri miyopi, bu dediğim ileri miyopi tabii 5 ve üzeri diyelim. Bu ileri miyopi glokom için bir risk faktörüdür.
Glokom Nasıl Teşhis Edilmektedir?
Glokom maalesef erken evrelerde hiçbir bulgu vermiyor. Onun için erken teşhis ve tedavi çok önemli. Yapabileceğimiz en kolay şey; 40 yaş üzerindeyseniz, ailenizde glokom öyküsü varsa daha genç yaşlarda, miyopsanız daha genç yaşlarda rutin olarak, her sene düzenli olarak göz tansiyonunuzu ölçtürmek. Eğer doktorunuz göz tansiyonunda bir şüphe görürse çok ileri teknikler var. Hatta göz içi basıncı yükselmeden glokomu teşhisi edebildiğimiz çok ileri bilgisayarlı tekniklerimiz var. Bu şekilde Glokomu çok erken evrelerde teşhis edip tedaviye başlayabilir ve körlükleri tamamen önleyebiliriz.
Glokom Tedavi Edilebilen Bir Hastalık mıdır?
Glokom tedavi edilebilen bir hastalıktır ancak erken teşhis çok önemlidir. Hastalarımız sıkça soruyorlar; “Ben bu tedaviyi aldığımda giden görmem geri gelecek mi?” Maalesef gideni geri getiremiyoruz. Sadece olabilecek diğer problemleri engellemeye çalışıyoruz. Onun için erken teşhis ve tedavi çok önemli. Tedavide %90 oranında ilaçları kullanıyoruz. Bu ilaçlarla ya göz içindeki sıvının oluşumunu engelliyoruz ya da dış çıkışını arttırıyoruz. Eğer ilaç tedavisi yetmezse lazer ya da cerrahi tedaviler uygulayabiliyoruz.