5°
CHP Erzincan Milletvekili Sayın Mustafa SARIGÜL, 7 Şubat 2024 tarihinde TBMM Genel kurulunda gündem dışı bir konuşma yaparak depremle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulundu.
CHP Erzincan Milletvekili Sayın Mustafa SARIGÜL, 7 Şubat 2024 tarihinde TBMM Genel kurulunda gündem dışı bir konuşma yaparak depremle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulundu. Milletvekili SARIGÜL şu ifadelere yer verdi; “Benim koca devletim, şefkatli, merhametli devletim, keşke o çadırlardan vatandaşları çıkarıp da hiç olmazsa konteynerlere yerleştirebilseydi.
Yağmur yağdığı zaman o çadırların altındaki yurttaşlarımızın neler çektiğini gördüm. Bu koşulların bir an önce giderilmesi lazım.
BÜYÜK ACILAR VATANDAŞIN ÖFKESİNE NEDEN OLABİLİR
Böylesine büyük acılarda vatandaşın acısı, vatandaşın öfkesi olabilir. Depremi istismar edenler ile içi yanan yurttaşlarımızı aynı kefeye koymamak lazım. Depremde içi yanan yurttaşlarımıza karşı hepimizin son derece hoşgörülü olması lazım.
DEPREM SİYASET ÜSTÜDÜR
Depremin siyaset üstü olduğuna ve deprem konusunda hepimizin mutlaka el birliği yapmamız gerektiğine inanıyorum. Deprem olduğu zaman “Siz hangi partilisiniz?” diye sormuyor; hepimiz enkaz altında kalıyoruz, hepimiz de ne yazık ki ölüyoruz.
YAPMAMIZ GEREKEN DEPREMİN BİR FELAKETE DÖNMESİNİ ENGELLEMEK OLMALI
Devletimiz her afetten sonra vatandaşın yanında oluyor ama devletimizin afetten önce vatandaşımızın yanında olması lazım.
Şişli Belediye Başkanlığım esnasında güçlendirilmesi gereken binalar vardı, onları güçlendirdim ki deprem olduktan sonra can kaybı olmasın.
O nedenle, yapmamız gereken, deprem olmadan önce bu depremin bir felakete dönmesini engellemektir.
İMAR AFFINI YASAKLAMAMIZ LAZIM
İnşaatlarımızı depreme dayanıklı bir şekilde yapmalıyız, projelerimizi buna uygun olarak denetlemeliyiz.
Karadeniz’de dere yatakları var, fay hatları var; buralarda yapılaşmaya asla ve asla izin vermememiz lazım.
İmar affı çıkarma konusunu yasaklamamız lazım, imar affı konusunu anayasal güvence altına almamız lazım.
Özellikle ovaları tarıma ayırmalıyız, tarıma uygun olmayan yerlere yerleşim binalarını yapmalıyız.
AFAD ÖNEMLİDİR AMA KÂFİ DEĞİLDİR
AFAD devletimizin çok önemli bir kurumu ancak deprem büyüklüğü karşısında AFAD yalnız kalmaktadır. AFAD önemlidir ama kâfi değildir.
Onun için buradan bütün siyasi partilere sesleniyorum:
Gelin, hep birlikte Doğal Afetler ve Deprem Bakanlığını mutlaka kuralım.
Bu bakanlık yaşanacak sorunları, olabilecek afetleri önceden görmeli ve mutlaka doğal afetler ve deprem bakanlığı gerekli tedbirleri almalıdır.
Bu bakanlığın da son derece büyük bir bütçesi olması lazımdır.
Gelin, bu noktada da Profesör Naci Görür Hocamızı bakan olarak atayalım.
DOĞAL AFETLER VE DEPREM BAKANLIĞI KURALIM
NACİ GÖRÜR HOCAMIZI BAKAN OLARAK ATAYALIM
Doğal Afetler ve Deprem Bakanlığı Türkiye’de olabilecek olayları en önceden önleyecek olan bakanlıktır.
Depremde kaybettiğimiz bütün yurttaşlarımıza Allah’ımdan rahmet diliyorum, Allah’ım bize böylesine felaketleri bir daha göstermesin.
Hatay için, deprem bölgesi için gelin elimizi taşın altına koyalım.”
CHP Erzincan Milletvekili Sayın Mustafa SARIGÜL, 7 Şubat 2024 tarihinde TBMM Genel kurulunda gündem dışı bir konuşma yaparak depremle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulundu.
CHP Erzincan Milletvekili Sayın Mustafa SARIGÜL, 7 Şubat 2024 tarihinde TBMM Genel kurulunda gündem dışı bir konuşma yaparak depremle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulundu. Milletvekili SARIGÜL şu ifadelere yer verdi;
“Benim koca devletim, şefkatli, merhametli devletim, keşke o çadırlardan vatandaşları çıkarıp da hiç olmazsa konteynerlere yerleştirebilseydi.
Yağmur yağdığı zaman o çadırların altındaki yurttaşlarımızın neler çektiğini gördüm. Bu koşulların bir an önce giderilmesi lazım.
BÜYÜK ACILAR VATANDAŞIN ÖFKESİNE NEDEN OLABİLİR
Böylesine büyük acılarda vatandaşın acısı, vatandaşın öfkesi olabilir. Depremi istismar edenler ile içi yanan yurttaşlarımızı aynı kefeye koymamak lazım. Depremde içi yanan yurttaşlarımıza karşı hepimizin son derece hoşgörülü olması lazım.
DEPREM SİYASET ÜSTÜDÜR
Depremin siyaset üstü olduğuna ve deprem konusunda hepimizin mutlaka el birliği yapmamız gerektiğine inanıyorum. Deprem olduğu zaman “Siz hangi partilisiniz?” diye sormuyor; hepimiz enkaz altında kalıyoruz, hepimiz de ne yazık ki ölüyoruz.
YAPMAMIZ GEREKEN DEPREMİN BİR FELAKETE DÖNMESİNİ ENGELLEMEK OLMALI
Devletimiz her afetten sonra vatandaşın yanında oluyor ama devletimizin afetten önce vatandaşımızın yanında olması lazım.
Şişli Belediye Başkanlığım esnasında güçlendirilmesi gereken binalar vardı, onları güçlendirdim ki deprem olduktan sonra can kaybı olmasın.
O nedenle, yapmamız gereken, deprem olmadan önce bu depremin bir felakete dönmesini engellemektir.
İMAR AFFINI YASAKLAMAMIZ LAZIM
İnşaatlarımızı depreme dayanıklı bir şekilde yapmalıyız, projelerimizi buna uygun olarak denetlemeliyiz.
Karadeniz’de dere yatakları var, fay hatları var; buralarda yapılaşmaya asla ve asla izin vermememiz lazım.
İmar affı çıkarma konusunu yasaklamamız lazım, imar affı konusunu anayasal güvence altına almamız lazım.
Özellikle ovaları tarıma ayırmalıyız, tarıma uygun olmayan yerlere yerleşim binalarını yapmalıyız.
AFAD ÖNEMLİDİR AMA KÂFİ DEĞİLDİR
AFAD devletimizin çok önemli bir kurumu ancak deprem büyüklüğü karşısında AFAD yalnız kalmaktadır. AFAD önemlidir ama kâfi değildir.
Onun için buradan bütün siyasi partilere sesleniyorum:
Gelin, hep birlikte Doğal Afetler ve Deprem Bakanlığını mutlaka kuralım.
Bu bakanlık yaşanacak sorunları, olabilecek afetleri önceden görmeli ve mutlaka doğal afetler ve deprem bakanlığı gerekli tedbirleri almalıdır.
Bu bakanlığın da son derece büyük bir bütçesi olması lazımdır.
Gelin, bu noktada da Profesör Naci Görür Hocamızı bakan olarak atayalım.
DOĞAL AFETLER VE DEPREM BAKANLIĞI KURALIM
NACİ GÖRÜR HOCAMIZI BAKAN OLARAK ATAYALIM
Doğal Afetler ve Deprem Bakanlığı Türkiye’de olabilecek olayları en önceden önleyecek olan bakanlıktır.
Depremde kaybettiğimiz bütün yurttaşlarımıza Allah’ımdan rahmet diliyorum, Allah’ım bize böylesine felaketleri bir daha göstermesin.
Hatay için, deprem bölgesi için gelin elimizi taşın altına koyalım.”
