SON DAKİKA
hava
Google News

76. VEREM EĞİTİMİ VE FARKINDALIK HAFTASI (01-07 Ocak 2023)

Son Güncelleme :

04 Ocak 2023 - 11:41

/ 407 views kez okundu.
reklam
76. VEREM EĞİTİMİ VE FARKINDALIK HAFTASI (01-07 Ocak 2023)
reklam

Erzincan Valiliği 01-07 Ocak tarihleri arasında Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası’na dikkat çekmek amacıyla bir bilgilendirme notu paylaştı.

Erzincan Valiliği 01-07 Ocak tarihleri arasında Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası’na dikkat çekmek amacıyla bir bilgilendirme notu paylaştı.

Verem eğitimi ve farkındalık haftası etkinlikleri neden düzenlenmektedir?

Ülkemizde “Verem Eğitimi ve Farkındalık (Propoganda) Haftası” etkinlikleri 1947 yılından itibaren düzenlenmektedir. Tüberküloz, görülme sıklığı ve etkileri nedeniyle, küresel mücadele gerektiren önemli halk sağlığı sorunları arasında bulunmaktadır. Her yıl, ocak ayının ilk pazar gününü izleyen hafta boyunca, verem hastalığı ve bu hastalıkla mücadele hakkında bilgilendirmeler yapılmakta ve hastalığa kamuoyunun dikkati çekilmektedir. Bu amaçla sempozyumlar ve konferanslar düzenlenmekte, okullarda kompozisyon ve resim yarışmaları yapılmakta, vatandaşa hastalıkla ilgili eğitimler verilmekte, hazırlanan afiş ve broşürler dağıtılmakta, yazılı ve görsel basın yoluyla bilgilendirmeler yapılmaktadır.

Tüberküloz hastalığının etkeni nedir?

Tüberküloz hastalığının etkeni Mycobacterium tuberculosis complex basilleridir. Yavaş çoğalan, kültürde 2-6 haftada üreyen ve oksijenli ortamda yaşayan bir basildir. Asit ile boya vermediğinden aside dirençli basil (ARB) denilir.

Tüberküloz hastalığı nasıl bulaşır?

Basilin kaynağı, hiç tedavi görmemiş veya düzenli tedavi olmamış akciğer ve larinks (gırtlak) tüberkülozu olan hastalardır. Hasta insanlardan öksürme ve hapşırma ile ortama yayılan mikrobun solunum yolu ile alınması sonucu hastalık bulaşır. Balgam yayması pozitif olan ve akciğerinde kavitesi bulunan hastalar daha fazla basil saçarlar. Tüberküloz hastasıyla aynı ortamda bulunma süresi, ortamın büyüklüğü ve havalanma düzeyi basilin bulaşmasında önemli olan faktörlerdendir. En sık bulaşma, hastanın aile bireylerine ve yakın çalışma arkadaşlarına olur. Düzenli ilaç kullanımı ile basil sayısı çok kısa sürede azalır. Hastaların çoğunda, ortalama 2-3 haftada bulaştırıcılık yok olur.

Tüberküloz enfeksiyonu ile tüberküloz hastalığı arasındaki farklar nelerdir?

Tüberküloz enfeksiyonu, tüberküloz basilinin vücutta sessiz olarak durduğu; hastalık şikayetlerinin bulunmadığı, hastalığın klinik, laboratuvar ve radyolojik bulgularının görülmediği durumdur. Tüberküloz enfeksiyonu, basilin vücuda girmesinden 8-10 hafta sonra tüberkülin deri testi (TDT) yapılarak tespit edilebilir. Tüberküloz enfeksiyonu olan kişilerin yaklaşık %10’unda, yaşamlarının bir döneminde tüberküloz hastalığı gelişebilir. Tüberküloz hastalığı, tüberkülozla ilgili klinik belirti ve bulguların ortaya çıktığı durumdur. Vücut direncini düşüren durumlar, bağışıklığı etkileyen hastalıklar ve etkenler hastalığın ortaya çıkmasında rol oynar. HIV/AIDS, vücut direncini en çok düşüren hastalıklardan biri olduğu için tüberküloz ile HIV/AIDS birlikteliği sıktır. Diabetes Mellitus, kronik böbrek yetmezliği, bazı kanserler, ilaç ve alkol bağımlılığı, tütün kullanımı ve silikozis de vücut direncini düşürerek tüberküloz hastalığının ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir. Bebek ve çocuklarda, vücut direnci düşük olduğundan, hastalığa yakalanma riski erişkinlere göre daha fazladır. Tüberküloz hastalığı en çok akciğerlerde görülmekle birlikte (%60-70) saç ve tırnak hariç tüm doku ve organları tutabilir. Hastalığın en sık görüldüğü diğer organ ve dokular; plevra, lenf bezleri, kemikler, böbrekler ve beyin zarıdır.

Tüberküloz hastalığının belirtileri nelerdir?

Genel yakınmalar; halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, ateş ve gece terlemesidir. Solunum sistemi yakınmaları; öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, kanlı balgam, göğüs-sırt- yan ağrısı ve nefes darlığıdır. Diğer organları tutan tüberküloz hastalığında ilgili organa ait bulgular görülebilir. Örneğin; Larinks tüberkülozu ses kısıklığı yapabilir. İki-üç haftadan uzun süren ve non-spesifik antibiyotik tedavisi almış olmasına rağmen klinik yanıt alınamayan öksürük varlığında tüberküloz hastalığından şüphelenmek gerekir.

Tüberküloz tanısı nasıl konulur?

Hastalığın kesin tanısı, balgamda tüberküloz basilinin görülmesi ile konulur. Basilin mikroskopta görülmesi ya da kültürde üremesi gereklidir. Son yıllarda yaygınlaşan moleküler tanı testleri de geçerli tanı araçları arasında yer almaktadır. Hastalığın bulguları yavaş gelişir. Hastanın klinik ve radyolojik bulguları, hastalıktan şüphelenmeyi sağlar. Tüberkülin deri testi (TDT)’nin pozitif olması vücutta basil olduğunu gösterir. Bu durum tüberküloz enfeksiyonu veya tüberküloz hastalığını işaret edebilir. Dolayısıyla TDT, tüberküloz hastalığının kesin tanısında kullanılmaz.

Tüberküloz hastalarının bildirimi ve kaydı zorunlu mudur?

Tüberküloz, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Tanıyı koyan tüm sağlık kurum ve kuruluşları, hastalarını, 24 saat içinde İZCİ veya UTS sistemine kaydederek bildirimde bulunmalıdır. Tanı konulan tüm tüberküloz hastalarının verem savaşı dispanseri kaydına alınması gereklidir.

Tüberküloz hastalığının tedavisi nasıl yapılır?

Tüberküloz tedavisi, tüm sağlık kuruluşlarında, Bakanlığımız tarafından yayımlanmış olan “Tanı ve Tedavi Rehberi” ile belirlenmiş standartlara uygun olarak yapılır. Yeni tüberküloz hastalarının tedavisi; iki ay 4’lü ve dört ay 2’li ilaçla olmak üzere 6 ay sürmektedir. Tedavide kullanılan bütün ilaçlar, ilgili sağlık kuruluşları tarafından ücretsiz verilir. İlaçların düzenli kullanılması tedavinin başarısı için oldukça önemlidir. Hastanın, tercihen bir sağlık personelinin gözetiminde ilaçlarını alması şeklinde uygulanan “doğrudan gözetimli tedavi (DGT)” düzenli ilaç kullanılması için en uygun yoldur. Tedavi sonlandırılana kadar, hastanın aylık takiplerinin verem savaş dispanserinde yapılması uygundur.

İlaca dirençli tüberküloz nedir?

Tedavide kullanılan ilaçların eksik alınması ya da düzensiz kullanılması halinde, tüberküloz basili ilaçlara direnç kazanabilir. Dünya Sağlık Örgütünün tahminlerine göre yeni tüberküloz olgularının %3,6’sı ve önceden tedavi görmüş olguların ise %18,0’i Rifampisine dirençli ya da çok ilaca dirençlidir. Dirençli tüberkülozun daha ileri aşamasında bazı ikinci seçenek ilaçlara da direnç gelişmekte olup bu duruma yaygın ilaç direnci denmektedir. İlaca dirençli tüberküloz hastalığının tedavisi zor ve daha uzun süreli olup tüm dünyada önemi gittikçe artmaktadır. Ülkemizde dirençli tüberküloz hastalarının tedavisi, referans hastane olarak tanımlanmış olan Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İzmir Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi yanı sıra bazı üniversite hastanelerinde yapılmaktadır.

Temaslı muayenesi ve koruma tedavisi neden gereklidir?

Bulaştırıcı dönemde olan tüberküloz hastası ile aynı ortamda bulunan ve tüberküloz basiline maruz kalan kişilere “temaslı” denir. Tüberküloz hastasının temaslıları verem savaş dispanserlerinde ücretsiz olarak muayene edilir ve gerekli tetkikleri yapılır. Hasta olduğu tespit edilen temaslılar tedavi edilir. Hasta olmayan fakat enfeksiyon ya da hastalık riski taşıyan temaslılar koruma tedavisine alınır. Koruma tedavisi tek ilaçla ve 6 ay süreyle yapılır.

Verem aşısı kimlere uygulanır?

Tüberküloz hastalığından korunmada BCG (Bacille Calmette Guerin) aşısı kullanılmaktadır. BCG aşısı, doğumdan sonra ikinci ayını bitiren bebeklere aile sağlığı merkezleri ya da verem savaşı dispanserlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır. BCG aşısı, belirlenen zamanı içerisinde yapılmaması halinde, tüberkülin deri testi (TDT) sonucuna göre 6 yaşa kadar uygulanabilir. BCG aşısı, özellikle çocuklarda ağır seyreden tüberküloz hastalığını (menenjit ve miliyer TB) önlemede etkilidir.

Tüberküloz hastalarına hangi hallerde şartlı nakdi yardım verilir?

 Tüberküloz hastalığı, sağlığın yanı sıra ekonomik ve psiko-sosyal kayıplara da neden olmaktadır. Bu sebeple, tüberküloz hastalarının desteklenmesi ve tedavi uyumlarının sağlanması gerekmektedir. Ülkemizde, Bakanlığımız ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı arasında yapılan protokol kapsamında, tüberküloz hastaları için “Düzenli Nakdi Yardım Programı” başlatılmıştır. Program kapsamında, ekonomik ve sosyal güçlük yaşadığı “Sosyal yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı” tarafından tespit edilen tüberküloz hastalarına, ilaçlarını DGT ile düzenli bir şekilde alması koşuluyla tedavi süresince nakdi yardım verilmektedir.

Dünyada tüberküloz hastalığına dair güncel veriler nelerdir?

 Tüberküloz halen dünya genelinde önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Dünyada yaklaşık iki milyar insanın tüberküloz basili ile enfekte olduğu tahmin edilmektedir. Bu insanların %5-10’unun yaşamlarının bir döneminde tüberküloz hastası olma riski bulunmaktadır. Tüberküloz genellikle ekonomik olarak üretken yaş grubundaki erişkinleri tutmaktadır. DSÖ Küresel Tüberküloz 2022 Raporuna göre COVID-19 pandemisinin, tüberkülozun tanı ve tedavisine erişim ve hastalık yükü üzerindeki olumsuz etkisi devam etmektedir. En belirgin etki, yeni tüberküloz tanısı alan hasta sayısındaki azalma olmuştur. 2019’da 7,1 milyon olan bu sayı, 2020’de 5,8 milyona düşmüştür. 2021’de ise 6,4 milyona çıkarak kısmi bir toparlanma yaşanmıştır. 2021 yılı verilerine göre dünya genelinde 10,6 milyon tüberküloz hastası bulunmaktadır. Bunların 6 milyonu erkek, 3,4 milyonu kadın ve 1,2 milyonu çocuktur. Tüberküloz, dünya genelinde en çok ölüme neden olan 13. nedendir. Tek bir enfeksiyon ajanından kaynaklanan ölümlerin ise COVID-19’dan sonra ikinci nedenidir. Dünyada, 2021 yılında 1,6 milyon insan tüberküloz sebebiyle hayatını kaybetmiş olup bunların yaklaşık 187.000’i HIV+TB hastasıdır. DSÖ tahminlerine göre, dünya genelinde, 2000-2021 yılları arasında uygulanan etkin tanı ve tedavi programları sayesinde 74 milyon hayat kurtarılmıştır. İlaca dirençli tüberküloz hastalık yükünün 2020 ile 2021 arasında arttığı tahmin edilmektedir. 2021’de 450.000 yeni RD-TB olgusu görülmüştür. Dünya Sağlık Örgütü tarafından tahmini olarak hesaplanan bazı tüberküloz istatistikleri Tablo-1 ve Tablo-2’de yer almaktadır.

 

Tablo 1. DSÖ Bölgelerine Göre Tahmini TB İnsidans ve Mortalite Hızları, 2021

 

 

Bölge

2021
İnsidans (Yüz binde) Mortalite (Yüz binde)
Afrika Bölgesi 212 43,0
Güney Doğu Asya Bölgesi 234 38,2
Doğu Akdeniz Bölgesi 112 11,4
Batı Pasifik Bölgesi 98 6,6
Avrupa Bölgesi 25 3,0
Türkiye* 18 1,2
Amerika Bölgesi 30 3,2
Dünya 134 19,4

*Türkiye 53 ülkeden oluşan DSÖ Avrupa Bölgesinde yer almaktadır.

 

Tablo 2. DSÖ Bölgelerine Göre Tedavi Başarısı Oranları, 2020

 

 

Bölge

Yeni ve Nüks Olgularda Tedavi Başarısı (%) Önceden Tedavi Görmüş Olgularda Tedavi

Başarısı* (%)

Afrika Bölgesi 86 67
Güney Doğu Asya Bölgesi 86 79
Doğu Akdeniz Bölgesi 92 80
Batı Pasifik Bölgesi 88 78
Avrupa Bölgesi 72 60
Türkiye** 81 47
Amerika Bölgesi 72 42
Dünya 86 74

 

*Önceden tedavi görmüş olgular: Tedavi başarısızlığından gelen ve takip dışı kalıp dönen olgular.

**Türkiye DSÖ Avrupa Bölgesinde yer almaktadır.

Türkiye’de tüberküloz hastalığına dair güncel veriler nelerdir?

 

Türkiye’de tüberküloz görülme sıklığı her yıl yaklaşık %3-5 oranında azalmaktadır (Tablo 3).

 

Tablo 3. Yıllara Göre Toplam, Yeni+Nüks TB Olgu Sayısı ve İnsidans Hızları, 2005-2021

 

Yıllar Nüfus* Toplam olgu sayısı Yeni+Nüks Olgu Sayısı İnsidans** (100.000’de)
2005 68.860.540 20.535 20.262 29,4
2006 69.729.970 20.526 20.078 28,8
2007 70.586.256 19.694 19.241 27,3
2008 71.517.100 18.452 18.074 25,3
2009 72.561.312 17.402 17.120 23,6
2010 73.722.988 16.551 16.253 22,0
2011 74.724.269 15.679 15.407 20,6
2012 75.627.384 14.691 14.405 19,0
2013 76.667.864 13.409 13.170 17,2
2014 77.695.904 13.378 13.108 16,9
2015 78.741.053 12.772 12.550 15,9
2016 79.814.871 12.417 12.186 15,3
2017 80.810.525 12.046 11.821 14,6
2018 82.003.882 11.786 11.576 14,1
2019 83.154.997 11.401 11.247 13,5
2020 83.614.362 8.925 8.830 10,6
2021 84.680.273 9.156 9.047 10,7

 

*2005-2006 yıllarında TÜİK’in projeksiyon verileri, 2007 yılından itibaren ADNKS verileri kullanılmıştır.

 Şekil 1. Türkiye’de Yıllara Göre Tüberküloz İnsidansı (Yeni+nüks olgu hızı), 2005-2021

2021 yılında verem savaşı dispanserlerine kayıtlı toplam tüberküloz vaka sayısı 9.156’dır. 2021 yılı tüberküloz hastalarının %93,8’i (8.591 olgu) yeni TB olgusu, %6,2’si (565 olgu) önceden tedavi görmüş olgulardır. Toplam olguların 5.220’si (%57,0) erkek, 3.936’sı (%43,0) kadındır. Hastaların 5.768’i (%63,0) akciğer tüberkülozu iken, 3.388 hastada (%37,0) akciğer dışındaki organlar (lenf bezleri, plevra, kemik, böbrek, beyin vb.) tutulmuştur. 2021 yılı hastalarının %15,7’si (1.436 hasta) yabancı ülke doğumlu hastadır.

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.