ERZİNCAN’DAN FİLİSTİN’E DESTEK BU HAFTA DA DEVAM ETTİ
Erzincan’da Sivil Toplum Kuruluşları Platformu öncülüğünde Dörtyol Cumhuriyet Meydanı’nda sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar, Filistin’e destek için bir araya geldi.
Erzincan’da Sivil Toplum Kuruluşları Platformu öncülüğünde Dörtyol Cumhuriyet Meydan’ında sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar, Filistin’e destek için bir araya geldi. Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilen program okunan Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başladı. Erzincan Sivil Toplum Kuruluşları Platformu adına basın açıklamasını Diyanet Sen Erzincan Şube Başkanı Zakir Yıldız yaptı. Filistin’de ki bu zulmün bir an önce bitmesini ve acıların dinmesi gerektiğini belirten Yıldız açıklamasına şöyle devam etti; “Hür dünyanın gözü önünde bir insanlık ayıbı olarak devam eden katliamların ve vahşetin gün geçtikçe daha da artması karşısında sessiz kalan uluslararası güç odaklarına inat, Gazze’nin bütün mazlum Müslümanların yanındayız. İnancımız bize haksız yere bir insanı öldürmenin, bütün bir insanlığı öldürmekle eşdeğer olduğuna da vurgu yapar. Yine inancımız bize hemen yanı başımızda sayılabilecek bir coğrafyada 100 yıldır süregelen ve milyonlarca insanın yerinden yurdundan koparıldığı, mülteci duruma düşürüldüğü ve bu süreçte binlerce insanın hayatını kaybettiği bu büyük trajediye seyirci kalmamalıyız. Katil İsrail’in on yıllardır zulümlerine sistematik bir şekilde devam ediyor. Devletlerin yaptığı kınamaların bir işe yaramadığını biliyoruz. Bazı devletler kınamıyor bile. Bu katliamlara karşı tavır almalıyız. Bu vahşete asla alışmamalıyız. Uluslararası hukukun hiçe sayıldığı bir zulme şahit oluyoruz. Gün geçmiyor ki İsrail’in bir hak ihlalini duymayalım. İsrail, Birleşmiş Milletler kararlarına göre soykırım uygulayan iki ülkeden biridir. İnsanlık adına kabul edilemez olan bu katliamların faillerine karşı topyekûn bir mücadele verilmelidir. Siyonist İsrail’e karşı sadece askeri alanda değil, siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik alanlarda da önleyici, engelleyici tavır ortaya konmalıdır. Bu bağlamda soykırıma ekonomik destek veren markalara karşı uygulanan boykot sanılandan da fazla etkili olmuştur. Sözlerimizde acı, öfke ve umut bir arada olsa da, boykotların doğurduğu olumlu etkilere odaklanmak zorundayız. İsrail’in zulmüne karşı duruşumuzda, sesimizi yükseltelim. ‘Almazsak ölmeyiz ama alırsak ölürler’ şuuruyla hareket etmeliyiz. İsrail’i destekleyen firmaları acil ve etkili bir şekilde boykot etmeye devam etmeliyiz. Bu ürünlere yöneldiğimiz her durumda, işgalcilere bir mazlumun canını alacak bir mermi sağladığımızın bilincinde olmalıyız.”
Açıklamalarında, 15 Temmuz şehitlerine de rahmet dileyen Zahir Yıldız şu ifadeleri kullandı; “Buradan hareketle son söz olarak 15 Temmuz ihaneti ve direnişinin üzerinden 8 yıl geçti. İhanet şebekesinin çökertilmesiyle sonuçlanan direniş, aynı zamanda şebekenin iplerini elinde tutan Batılı emperyalistlere de unutamayacakları bir ders oldu. Batı başkentlerinde karamsarlığın, üzüntünün hâkim olmaya başladığı süreçte kalbi direnişten yana çarpan her bir vatan evladının umudu büyüttüğüne şahit olduk. Yüreği aziz milletimizle birlikte atan gönül coğrafyamızın, kardeşlerimizin duaya açılan elleri büyüyen umudun ve Türkiye’nin Türkiye’den büyük olduğunun ve Türkiye’nin dünyanın atan kalbi, hakikati haykıran dili, geleceklerini savaş ve çatışmalar üzerinden inşa eden güçlere karşı da insanlığın son adası olduğunu bir kez daha ispat etti. 15 Temmuz’un, bu açıdan bakıldığında Türkiye Yüzyılı’nın eşiğine atılan adım olduğuna inanıyoruz. Ve inanıyoruz ki, Türkiye Yüzyılı aynı zamanda insanlığın kurumaya yüz tutan barış, kardeşlik, iyilik, dayanışma gibi hasletlerini yeşertecek ve daha güzel bir dünyanın inşasına önayak olacaktır. Şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyoruz. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyor, hayırlı ve bereketli ömürler diliyoruz. Darbe girişiminin sekizinci yılında 15 Temmuz Direniş destanını selamlıyoruz.”
