DOLAR 32,5374 % 0.32
EURO 34,8215 % 0.62
GRAM ALTIN 2.420,14 % 1,68
ÇEYREK A. 3.956,92 % 1,68
BITCOIN 57.298,02 -4.408
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava
Google News

AİLEDE DİN EĞİTİMİNİN ÖNEMİ

Son Güncelleme :

09 Kasım 2020 - 17:40

/ 476 views kez okundu.
reklam
AİLEDE DİN EĞİTİMİNİN ÖNEMİ
reklam

Erzincan İl Müftü Yardımcısı Vekili Serdar Buğday ailede din eğitiminin önemi hakkında konuşma yaptı. Yaptığı konuşmada Peygamber Efendimizin hayatından örnekler veren Müftü Yardımcısı Vekili Serdar Buğday şu ifadelerde bulundu.

“Bizleri İslam üzere yaratıp varlığından haberdar eden Rabbimiz Zü’l-celâl Hazretlerine hamd-ü senalar olsun. Onun Habibi, Muhammed Mustafa aleyhisselatu vesselam başta olmak üzere bütün Peygamberlere ve Nebilere ve Kıyamet gününe kadar gelecek olan cümle Mümin ve müminata da selam olsun.

Bugün İslam’da çocuk eğitimi, ailede İslam eğitimi hakkında konuşacağız. Rabbimiz, bizleri insan olarak yaratıp kendisine muhatap olarak seçtikten sonra birtakım emir ve yasaklarla bizleri mükellef kılmış. Bu sorumluluklarımızdan bir tanesi de aile içinde çocuklarımıza İslami eğitimi iyi bir şekilde vermektir.

Kur’an-ı Kerim’e baktığımız zaman “Bismillahirrahmanirrahim. Ya eyyühellezine amenu gû enfusekum ve ehlikum nârâ” buyuruyor Rabbimiz. Yani Ey iman edenler! Kendi nefislerinizi ve ailenizi ateşten koruyunuz. Rabbimiz nasıl kendi nefsimizi Cehennem azabından korumayı emrediyorsa aynı şekilde ailemizi eşimizi ve çocuklarımız da Cehennem azabından korumayı bizlere emrediyor. Bu emrin yerine getirilmesi için bizlerden istemiş olduğu emri ilahiler başta olmak üzere yani farzlar başta olmak üzere haramlar başta olmak üzere bunların her birisinin eğitiminin çocuklarımıza iyi bir şekilde verilmesi gerekiyor. Bu ayeti kerime ve hadis-i şeriflerden anladığımız üzere bir anne babanın sadece görevi kendi çocuğunu özellikle maddi bir takım kazançlar elde etmek için yetiştirmek değildir. Nasıl ki bugün toplum olarak çocuklarımızın maddi yönden ilerideki hayatlarında birtakım kazançlar elde etmesi için onların eğitimlerine özen gösteriyorsak, sanat elde etmeleri için gayret gösteriyorsak, aynı şekilde ebedi hayatlarını da elde etmeleri için dikkatli ve özenli davranmamız lazım.

Bir anne babanın çocuğuna merhameti, sevgisi; yalnız evladını kucağına alıp başını okşaması, öpmesi, başı sıkıştığı zaman yardımına koşması, parası eksildiği zaman cebine harçlık vermesi değildir. Bir annenin ve babanın asıl çocuğuna merhameti hem dünyasını hem de ahiretini kazanması için ona yön ve yol göstermesidir. Çocuklarımıza İslami eğitimi iyi bir şekilde vermeliyiz. Bilmeliyiz ki bir annenin ve babanın evladına bırakacağı en hayırlı miras Peygamber Efendimiz aleyhisselatu Vesselam’ın ifadesiyle güzel ahlaktır. Çocuklarımıza eğitimi küçük yaştan başlatmalıyız. Özellikle din eğitimine. Nasıl ki maddi eğitim için en iyi okulları, en iyi öğretmenleri araştırıyorsak; din eğitimi konusunda da çocuklarımıza aynı özeni göstermeliyiz. İslam tarihine baktığınız zaman İslam tarihindeki büyük âlimlerin çoğunun ilk öğretmenleri annesi veya babasıdır. Bu yönden çocuklarımızı güzel bir eğitime tabi tutmalıyız. İlk önce onlara Rabbleri olan Allah Azimüşşan Hazretleri’ni tanıtmalıyız. O’nun muhabbetini, O’nun aşkını ve O’nun korkusunu çocukların gönlüne yerleştirmeliyiz.

Daha sonra peygamberlerini tanıtmalıyız. Peygamberlik müessesesinde bir numune ve baş timsal olan Hazreti Muhammed Mustafa aleyhisselatu Vesselam’ı çocuklarımıza iyi tanıtmalıyız. O’nun ahlakını, O’nun güzelliklerini öğretmeliyiz. O’nun; ailesine, çocuklarına ve çevresindeki insanlara karşı nasıl merhametli olduğunu öğretmeliyiz. Kur’an-ı Kerim’i onlara tanıtmalıyız. Kur’an-ı Kerim sadece bizlere namazı emretmiyor. Kur’an-ı Kerim bizler için bir hayat kaynağıdır. Yürürken yürüyüşünde dikkatli ol diyor. İnsanlara karşı seslendiğin zaman sesini yükseltme buyuruyor. Kur’an-ı Kerim’deki bu ahlaki yapıları çocuklarımıza aşıladığımız zaman ve onları hem maddi hem manevi, iyi bir şekilde eğittiğimiz zaman bilmeliyiz ki toplumun kurtuluşu gerçekleşmiş olacaktır.

Bakın bizden önceki nesiller nasıl bizlere İslam’ı, vatanı, bayrağı, dilimizi emanet etmişse biz de bugünkü çocuklara bunları aşılayıp yarınki gençlere bunları emanet edip, bırakıp, göçüp gideceğiz. Dünyada hiçbirimiz baki değiliz. Eğer bizden sonra; vatana, bayrağa dine ve millete sahip çıkılmasını istiyorsak iyi bir gençlik yetiştirmek zorundayız. Bir toplumun en kıymetli hazinesi o toplumun gençleridir. Gençler, maddi ve manevi yönden iyi bir eğitime tabi tutuldukları zaman tarihte çağ açan, çağ kapayan nice Fatihlerin çıkacağını göreceğiz.  Onun için çocuklarımıza güzel bir İslami eğitim vermek zorundayız. Anne babanın çocuk üzerinde hakları olduğu gibi evladın da anne baba üzerinde hakları vardır. Çocuğa güzel bir İslami isim vermek, çocuğu güzel bir İslami terbiye ile eğitmek, onların rızkını helal yönden kazanmak. Bunlar çocuğun annesi ve babası üzerindeki haklardır. Aynı zamanda çocuklar arasında adaletli ve eşit bir şekilde davranmak. Sevgiyi onların arasında eşit bir şekilde paylaştırmak, çocuklar arasında birisini çok fazla sevip diğerini ötelememek de anne baba olarak bizlerin vazifeleridir.

Şunu bilmeliyiz ki Rabbimiz Zülcelal Hazretleri ahirette bizleri evladımızdan, çocuğumuzdan hesaba çekecektir. Onlara nasıl ki dünyaları için iyi bir hayat standardı hazırlıyorsak, ahireti içinde aynı şekilde iyi bir şekilde ebedi hayatlarının sağlayacak dini eğitimi vermekte yükümlüyüz. Rabbimiz bu maddi ve manevi yükümlülüklerini yerine getirenlerden eylesin cümlemizi.”

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.