SON DAKİKA
hava
Google News

ERZİNCAN’DA FİLİSTİN’E DESTEK YÜRÜYÜŞÜ DÜZENLENDİ

Son Güncelleme :

06 Ekim 2025 - 14:42

/ 148 views kez okundu.
reklam
ERZİNCAN’DA FİLİSTİN’E DESTEK YÜRÜYÜŞÜ DÜZENLENDİ
reklam

Erzincan’da Filistin’e Destek Platformu öncülüğünde, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla geniş katılımlı bir yürüyüş gerçekleştirildi.

Erzincan’da Filistin’e Destek Platformu öncülüğünde, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla geniş katılımlı bir yürüyüş gerçekleştirildi. Camii Kebir’den başlayan yürüyüş, Kızılay Meydanı’nda son buldu. Çocuk, genç ve yaşlı binlerce vatandaşın katıldığı yürüyüşte, katılımcılar ellerinde Türk ve Filistin bayrakları taşıdı.

Sık sık “Katil İsrail Filistin’den defol”, “Yaşasın Özgür Filistin” ve “Nehirden denize özgür Filistin” sloganlarının atıldığı etkinlikte tekbir sesleri meydanlarda yankılandı.

Programda konuşma yapan Zakir Yıldız, Anadolu’nun kadim vicdanı adına, insanlık onurunun ve adaletin sesi olarak buradayız diyerek şunları ifade etti:

“Anadolu’nun kadim vicdanı adına, insanlık onurunun ve adaletin sesi olarak buradayız.

Bugün burada, onuruyla, azmiyle ve kararlılığıyla zalimin karşısında, mazlumun yanında saf tutan vicdan sahipleri olarak haykırıyoruz.

Hepimiz biliyoruz ki;

Emperyalizm son iki asırdır, dünyayı onlarca bölgesel savaşla, iki büyük dünya savaşıyla ve yüz milyonlarca can kaybıyla kasıp kavurdu.

Bu küresel yıkımın öncüleri olan ABD ve İngiltere, Müslüman coğrafyalarda da işgalci politikaların perde arkasındaki en büyük aktörleridir.

Bugün İsrail denen mutlak şer odağı bir çete varsa, varlığını ABD ve İngiltere’nin şeytani aklına borçludur.

İsrail, kurulduğu günden bu güne kontrollü terör politikalarıyla sınırlarını genişletmiş; “Arz-ı Mev’ûd” sapkınlığı uğruna yüzbinlerce Filistinlinin ölümüne, milyonlarcasının evinden olmasına sebep olmuştur.

İki yılı aşkın süredir Gazze’de çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 70 bini aşkın kişi terörist İsrail tarafından vahşice katledildi. On binlerce Filistinli ise hâlâ enkaz altında.

Gazze’de yaklaşık 20 yıldır süren hukuksuz abluka, artık tahammül edilemez bir noktaya ulaştı.

Bebekler, kadınlar ve yaşlılar dahil olmak üzere 2 milyona yakın sivil, açlık ve hastalıkla mücadele etmektedir.

Bugün bir insani müdahale olsa dahi, yüzbinlerce insanın ağır hastalıklarla ve sakatlıklarla karşı karşıya kalacağı açıktır.

7 Ekim’de başlayan Aksa Tufanı harekâtı, dünyaya sunulmaya çalışılan medeni İsrail kurgusunu yerle bir etmiş ve İsrail gerçekliği tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır.

Gazze’de yaşananlar, uluslararası sistemin iflas ettiğini bir kez daha göstermiştir.

46 ülkeden farklı dil, din ve milliyetten gönüllülerin katılımıyla oluşan sivil filo, İsrail tarafından korsanca ele geçirilerek aktivistler esir alınmıştır.

Siyonist rejim yine şaşırtmamış insani yardım taşıyan gemilere saldırarak siciline yeni bir vahşet daha eklemiştir.

Sumud Filosu hedefine ulaşmış, Gazze’yi yeniden gündeme taşımış, abluka kırıcı yeni girişimlere ilham kaynağı olmuştur.

Canlarını hiçe sayarak bu onurlu sefere çıkan her milletten aktivistleri siyonist zindanlarından sağ salim kurtarıp ülkemize ulaştıran devletimizle gurur duyuyoruz. Ancak terör rejimine gerçekleştirdiği son hukuksuzluğun bedeli de ödetilmelidir. Hepimiz biliyoruz ki kültür, sanat ve spor, barış içindeki bir dünyada anlamlıdır. Bu nedenle tüm dünyada oluşan Siyonist karşıtlığı ve Gazze hassasiyetinin sahneden, kürsüden ve tribünden yükselen “soykırıma isyan” çağrısı sahiplenilmelidir.

İsrail tüm uluslararası kültür, sanat ve spor etkinliklerinde men edilmelidir.

Değerli Filistin Dostları!

Tüm dünyada Gazze Soykırımı konusunda bir farkındalık oluşmasına ve İsrail’e tüm vicdan sahipleri tarafından tepki gösterilmesine rağmen Gazze’de soykırım durdurulamamış ve büyük bir insani kriz artarak devam etmektedir.

 

Bu sebeple Gazze’ye insani yardım ulaştırılması ve bu koridorun açılması için Meclis’imizi acil inisiyatif almaya ve somut adımlar atmaya davet ediyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, İsrail’in devlet değil terör örgütü olduğu gerçeğinden hareketle, Siyonist çeteyi devlet olarak tanıma kararını iptal etmeli ve İsrail ile olan ilişkilerimiz, İsrail’in bir terör ve işgal rejimi olduğu gerçekliği üzerine bina edilmelidir.

Çifte vatandaş statüsünde, soykırımcı terör çetesiyle iltisaklı herkes, milli güvenliği tehdit eden bir unsur olarak tanımlanmalı ve yargılanmalıdır.

Adalet Bakanlığı, soykırım suçunu işleyen Siyonist yöneticilerin yargılanmalarına yönelik hukuki sürecin önünü açmalıdır.

Belediyeler dâhil tüm kamu kurumlarında Siyonizm’e destek veren ürünlere karşı boykot uygulanmalıdır.

Bağımsız Filistin ve esenlik yurdu özgür Kudüs’ü göreceğimiz günler yakındır.

Ayaklarındaki Kudüs gücüyle adımlarını atan vicdan sahibi Erzincanlılar olarak bu inançla bugün bu meydanı doldurduk.

İnanıyoruz ki asırlarca her dinden insanın inancını özgürce yaşadığı barış ve esenlik yurdu Kudüs tekrar o eski ihtişamlı günlerine kavuşacaktır.

İnanıyoruz ki soykırımcı İsrail hesap verecek her karışı şehit kanıyla sulanan Filistin özgürlüğüne kavuşacaktır.

İnanıyoruz ki dünyayı sarmalayan Siyonist çetenin hegemonyasının son bulacağı gün dünya yeniden yaşanabilir olacaktır.”

 

 

 

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.