DOLAR 32,3313 % 0.01
EURO 35,0061 % -0.23
GRAM ALTIN 2.321,86 % 0,06
ÇEYREK A. 3.796,24 % 0,06
BITCOIN 2.294.770 2.388
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava
Google News

İLİÇ’TE BİLİRKİŞİ HEYETİ KEŞFİ YAPILDI

Son Güncelleme :

14 Nisan 2022 - 14:43

/ 388 views kez okundu.
reklam
İLİÇ’TE BİLİRKİŞİ HEYETİ KEŞFİ YAPILDI
reklam

İliç Çöpler Altın Madeninde kapasite artırımına ilişkin açılan dava ardından bölgeye gelen Bilirkişi heyeti tarafından keşif yapıldı. Bölgede ekolojik tahribata yol açma kapasitesi olan kimyasal atık havuzu inceleyen Bilirkişi heyetinin ziyaretine bir çok çevre örgütü ve Cumhuriyet Halk Partisi CHP Milletvekilleri de katıldı.

İliç Çöpler Altın Madeninde kapasite artırımına ilişkin açılan dava ardından bölgeye gelen Bilirkişi heyeti tarafından keşif yapıldı. Bölgede ekolojik tahribata yol açma kapasitesi olan kimyasal atık havuzu inceleyen Bilirkişi heyetinin ziyaretine bir çok çevre örgütü ve Cumhuriyet Halk Partisi CHP Milletvekilleri de katıldı. Sedat Cezayirlioğlu tarafından kamuoyuna duyurulan ve duyuruya çevre örgütlerinin de katılım gösterdiği keşifte TMMOB Türkiye Mühendisler ve Mimarlar Odası adına Cemalettin Küçük hazır bulundu. Küçük TMMOB olarak büyük bir çevre felaketine neden olan madenin kapasite artırımı yönündeki çalışmalarına itirazda bulunacaklarını belirtti.

Yoğun katılımın olduğu altın madeninde toplanan kitle önünde bir konuşma yapan Sedat Cezayirlioğlu şu ifadelere yer verdi; “Bu olay sadece Erzincan İliç olayı değil, bu olay bir ülke meselesine dönüştü. Ülkenin beka meselesine dönüştü. Bunu anlamak için ordinaryüs profesör olmamıza gerek yok. Edirne’den Kars’a herkes kendi ülkesinde, kendi toprağını savunmaya çalışıyor. O duruma geldiler. Benim sadece çocuğumun değil, torunumun geleceğini Amerika’ya satıyor şu anda.

Kendi resmi beyanları burada. Çıkarttıkları 140 tona yakın 2020 yılından itibaren resmi beyanları 269 ton. Bazı siyasilerimiz üç maymunu oynuyor. Her zaman oynadıkları gibi. İnsanlar korkusundan yorum yapmayı bıraksın diyorlar ki “Korkuyorum ayağımın üstüne basayım.” Bu toplum bunu hak etmiyor. Bu toplum 300 bin şehidin torunları. Atatürk’ün bize emanet ettiği bu topraklar bunu hak etmiyor. Bu dava sadece benim, anamın, babamın davası değil, 85 milyonun davası. Ülke davası. Böyle şeylerle karşı çıkıldığı zaman bedel ödettiriyorlar. Gerekirse bedeller ödedik ve bedeller ödemeye hazırız.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal ise İliç Madeniyle ilgili burada yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Bilirkişi heyeti geldi. Siyanür havuzunun büyütülmesi ve maden alanının genişletilmesine dair alınan karara itiraz eden ve bununla ilgili keşfin olduğu bir günü yaşıyoruz. Şunu hep söyledik. Yerin altı yerin üstünden kıymetlidir dedik. Altın yenmez dedik. Bu ülke coğrafyası birilerine peşkeş çekilemez dedik. Bu ülke binlerce yıllık tarihiyle Anadolu Munzur’uyla Erzincan’ıyla milyonlarca insanın yaşamını sürdürdüğü tarihsel, kültürel birikimlerinin olduğu bir bölge. Siyanür bugün dünyada en kötü yöntemle altının çıkarıldığı ve çevreye büyük zararlar verdiği bir sistem. Bütün dünya bunu yok etti. Maalesef bu ülkenin her tarafını siyanür havuzlarına çevirdiler. Ne gerekçesiyle? Üç kuruşluk kar gerekçesiyle.

Bugün de sizlerle birlikte İliç’te bu vahşi maden yaklaşımının olduğu bölgede hep birlikte itiraz ediyoruz. Bu ülke, bu coğrafya, bu topraklar bizim. Bizler bu topraklarda geçmişi olan ve geleceği de burada yaşatmak ve insanca bir yaşamı devam ettirmek istiyoruz. Madenlerle ve diğer vahşi uygulamalarla topraklarımızın, bitkisel üretimimizin, hayvancılığımızın, insanlığımızın bitmesini istemiyoruz.

Biz her zaman olduğu gibi bugünde insanın her zaman değerli olduğunu düşünüyoruz. Çünkü insanın olmadığı insanın yaşamadığı bir yerde elbette hayat olmaz. Kar ve hırs uğruna, rant uğruna, servet uğruna bizim hayatımızı karartmak istiyorlar. Buna itiraz ediyoruz. Madencilerin bu topraklardan ellerini çekmelerini istiyoruz. Munzur temiz aksın. Aynen Cerattepe’de olduğu gibi, Kazdağlarında olduğu gibi, Türkiye’nin birçok bölgesinde olduğu gibi bu ülke maden ve madencilere kurban edilemez. Bu ülke vahşi, talancı ve yağmacı yapılara teslim edilemez ve bu ülke ne yazık ki adaletin sustuğu, kulağını tıkadığı, ağzını kapadığı bir dönemden geçmektedir. Bu ülkenin kaynaklarını adalet savunmalıdır. Bu ülkenin kaynaklarını devlet savunmalıdır. Bu ülkenin doğasını devlet ve iktidar savunmalıdır.”

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.