DOLAR 32,5715 % 0.25
EURO 35,0004 % 0.05
GRAM ALTIN 2.451,69 % 0,63
ÇEYREK A. 4.008,51 % 0,63
BITCOIN 64.357,99 0.032
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 14°
Google News

Sülfürik asit projesiyle zarar büyüyor

Son Güncelleme :

17 Eylül 2019 - 11:35

/ 3.554 views kez okundu.
reklam
Sülfürik asit projesiyle zarar büyüyor
reklam

Anagold maden Çöpler Kompleks Madeni projesi kimyasal maden artışlarıyla bölgenin geleceğine her noktada zarar veriyor. Kapasite artışı ile sülfitli ve oksitli cevher için madenin işletme ömrü ise 19 yıl olarak öngörülmüştür.
Kent merkezine 110 kilometre uzaklıkta bulunan Projenin işletme döneminde insan sağlığı açısından riskli ve tehlikeli faaliyetler, açık ocakta meydana gelen sağlıksız koşullar bölge halkını tedirgin ediyor. Açıldığı günden bugüne onlarca davaya konu olan maden, bölgede konum itibariyle büyük zarar vermektedir.
Konu hakkında Raporda yen alan araştırmalarda alınan bilgilerde ; Erzincan ilinin İliç ilçesi buranın altın madeni 2001 yılında başladı çalışmaları. 2010 yılında üretime geçti. 2016 yılının sonuna kadar siyanürle üretime devam etti. Söyleyeceğim bilgiler bana ait değil bilim adamlarına ait. Son 4 yılımızı bu işe adadık bilimsel olarak. Profesörlerle, üniversitelerle, derneklerle bu iş üzerinde çalıştık. Davamız devam etmekte olup davamız 12.07.2019 tarihiyle Avrupa İnsan Hakları mahkemesinde. Bu maden siyanürle üretimi başlamıştı demiştik. Siyanür cevherde ki altının yüzde 30 civarında ki ni alabiliyor. 6 -7 yıl bu şekilde üretim yaptılar. Cevherden ayrıştırılmayan toprağı beklettiler. Yeni bir proje geliştirdiler. Bu projede siyanür ve sülfürik asit. Bildiğiniz gibi sülfürik asit Dünyanın en tehlikeli kimyasalların bayında gelir ve doğayı etkilemektedir. Sülfürik asit cevherdeki altının yüzde 96 sına kadarını alabiliyor.2016 yılının sonunda projeyi geliştirdiler. 2019 yılının 1. Ayında üretime geçtiler. Görünürde olan baraj 21 tane kimyasalın boşaltıldığı yarı katı, yarı sıvı oranında durmaktadır. Bilim adamlarına göre böyle bir atık barajı kapalı tanklarda yerin altında olması gerekmekte. Ne yazık ki memleketimizde açık hava da uzun süredir bu alanda söyle durmaktadır.
Raporlarda ki bilimsel görüşe göre burada ki bu barajın burada olmaması gerekiyor. Buna benzer bir proje var ama atıkları yer altında. Bu kimyasalların en başında yen alan sülfürik asit, nitrik asit ve silika.
Burada 19 yılın sonuna kadar bu proje durdurulamasa Prof. Dr. İsmail Dumanın görüşüne göre 1. 72 ton Dünyanın en tehlikeli kimyasallarını kullanacaklar ki altını ayrıştırabilsinler diye. Eski sistemde yıllık 6,5 ton altın çıkıyordu. 1 Ocak 2019 yılından itibaren sülfürik asit projesiyle yıllık 23 ton civarında altın çıkarılacak.
Bu atık barajının olduğu yer zehir barajı aktif fay hattı üzerinde olup yakın mesafede ki baraja yakınlığından dolayı tarım da tehlike altındadır” dedi.
Sabırlı Köyü sakinlerinden Eşref Demir; “ siyanürle altın arama işletimine başlanıldı. Cevher döküm sahası bu toprak yıkıntısı daha önce yoktu. Burada kişilere ait tapulu mülkler, hazine ve orman arazileri bulunuyordu. 2010 yılından beri firma üretime başladı 2014 yılında 840 milyon dolar yeni bir yatırıma geçti ve 2014 yılının sonlarına doğru yeni bir ÇED raporu hazırlandı ve bu ÇED raporuyla ilgili kapasite artışı adı altında yatırım yaptı. Köyümüzün hemen altında yer alan atık barajı mesafe olarak yerleşim sahalarına uzaklığı mevzuata göre en az 1 km olması gerekiyor ama projede firma Bakanlığa sunmuş olduğu projede 180 metre olarak belirtmesine rağmen Bakanlık tarafından onaylanmıştır. Birinci sınıf atık olmasına rağmen ikinci sınıf atık gibi de gösterilmiş ve Bakanlık bunu da görmezlikten gelmiş. Atık depolama tesisinin konumu itibariyle hatalı bir secim söz konusu. Bulunmuş olduğu nokta tamamen fay hattının geçmiş olduğu bir bölge. Bölgemizde deprem noktasında olduğu için tehlike de daha büyük görünüyor” diye konuştu.
Alınan ÇED belgelerde ki raporlarda şunlara ulaşıldı; maden işletme ömrü 19 yıl olarak öngörülmüştür. 19 ylın sonuna kadar devam edecektir. Devam eden arama çalışması neticesinde rezerv miktarında artış olması durumunda bu süre uzayabilecek olup bu durumda gerekli izinler için tekrar başvuruda bulunacaktır. Projenin işletme döneminde insan sağlığı açısından riskli ve tehlikeli faaliyetler, açık ocaktan cevherin çıkarılabilmesi için uygulanacak patlama işlemi, yoğun olarak malzeme taşıyacak kamyon trafiği olası kimyasal sızıntılar ve salımlar toz oluşumu, su kirliliği, gürültü, kazalar ve yangın durumu olarak sayılabilmektedir. Kimyasalların depolandığı alanlarda olası sızıntıları toplamak için uygun havuz sistemleri inşa edecektir. Bu sayede olası sızıntılar bu havuzlarda toplanacak ve dağılması engellenecektir.

Haber: Haber Merkezi

reklam

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.