5°
“COVİD-19’a Karşı Bilimsel Yanıt” Projesi Bilgi Günü ve “TÜBİTAK Aşı ve İlaç Geliştirme Kampüsü Tanıtım Programı” 16 Haziran 2023 tarihinde TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkez’inde düzenlendi. Program, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Sağlık Bilimleri Enstitüsü (TÜSEB), Covid-19 Türkiye Platformu, Üniversiteler ve İlaç firmaları olmak üzere çok geniş bir yelpazeden oluşan üst düzey katılımcılarla gerçekleştirildi.
“COVİD-19’a Karşı Bilimsel Yanıt” Projesi Bilgi Günü ve “TÜBİTAK Aşı ve İlaç Geliştirme Kampüsü Tanıtım Programı” 16 Haziran 2023 tarihinde TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkez’inde düzenlendi. Program, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Sağlık Bilimleri Enstitüsü (TÜSEB), Covid-19 Türkiye Platformu, Üniversiteler ve İlaç firmaları olmak üzere çok geniş bir yelpazeden oluşan üst düzey katılımcılarla gerçekleştirildi. Program kapsamında, TÜBİTAK MAM Yaşam Bilimleri Başkan Yardımcılığı, Medikal Biyoteknoloji Araştırma Grubu Lideri Doç. Dr. Hilal Yazıcı Malkoçoğlu tarafından TÜBİTAK Aşı ve İlaç Kampüsü altyapısı, çalışma alanları, ilaç sanayi ile ortak paydalarımız hakkında bilgi sunumu yapıldı. Sonrasında, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal tarafından “Türkiye Yüzyılında TÜBİTAK ile Geleceğe Bakış” sunumu gerçekleştirildi.
“İçinde bulunduğumuz kampüsün bu ekosistemin tüm paydaşlarını bir araya getirmeye motivasyonu var.”
Prof. Dr. Mandal, TÜBİTAK Aşı ve İlaç Kampüsünün Türkiye’nin geleceğinde birlikte iş yapmak, birlikte sürece, sonuca ve başarıya ulaşma noktasında bir araç görevi gördüğünü belirten Prof. Dr. Hasan Mandal, “Gelecekte ne tür salgınlarla karşılaşacağımızın veya karşılamayacağımızın hiçbir güvencesi yok. Bu değişen iklim koşulları veya kutuplardaki erimelerle birlikte bugün için var olmayan virüsler gelecekte var olabilir. Dolayısıyla gelecekte sağlık konusuna bakarken çevre sağlığı ile ilkim koşullarını birlikte eş zamanlı olarak düşünmemiz gereken tek sağlık kavramını da gündemde tutmaya çalıştığımız bir yaklaşım içerisindeyiz. Bunun içerisinde insan sağlığı, gıda arz güvenliğine giden hayvan sağlığı ve çevre sağlığına bütünsel bir bakışla bakılmadığı sürece gelecekte oluşabilecek salgınlara da ancak salgınlar oluştuktan sonra çözüm bulmaya çalışabiliriz. Öncesinde hazırlıklı olmak istiyorsak bu bakış açısının biraz daha geniş kapsamlı ve bütüncül bakış açısıyla bakmamızın faydası olacaktır. Tam da bu nedenle içinde bulunduğumuz kampüsün bu ekosistemin tüm paydaşlarını bir araya getirmeye motivasyonu var” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Mandal sözlerine, “Covid-19 pandemisiyle beraber yaşanılan tüm güçlüğün bize kazandırmış olduğu bir çalışma modeli kurulduğunu, zorlayıcı koşulların bizi birbirimizle ile fazla etkileşim kurmaya ve ortak geleceğimiz için çözüm üretmeye yittiğini belirtti. Bu anlamda bu ve benzeri platformları, özellikle bu dönemde, sadece sağlık alanında değil değişik alanlarda da destekliyoruz” devam etti.
Sunumların ardından, Ulusal Biyolojik ve Kimyasal Test Merkezi ile Medikal Biyoteknoloji Mükemmeliyet Merkezi gezildi. Yetkili personel tarafından TÜBİTAK Aşı ve İlaç Kampüsünde yapılan çalışmalar hakkında yerinde bilgiler verildi.
Prof. Dr. Cengizhan Öztürk moderatörlüğünde, Covid-19 Türkiye Platformunda yer alan bilim insanları tarafından yapılan çalışmalar hakkında bilgilendirme sunumları gerçekleştirildi. Ar-Ge’de ilaç ve aşı üretim süreçlerinde yaşanan zorlukların çözümüne yönelik modeller üzerinde fikir alışverişinde bulunuldu.
Programın son oturumunda katılımcılar tarafından B2B görüşmeleri gerçekleştirilerek iş birliği fırsatları değerlendirildi.
Sağlık Endüstrisinde Dev Adım: İlaç ve Aşı Üretimi için Pilot Tesis Hizmete Girdi
Biyoteknolojik ilaç ve aşı adaylarının hücreden başlayarak geliştirildiği, üretim sürecinin gerçekleştirildiği ve laboratuvar analizlerinin yapıldığı Medikal Biyoteknoloji Mükemmeliyet Merkezi (MEDİBİYO), ilaç ve aşı üretimi alanında çığır açacak bir dönüm noktası olarak nitelendiriliyor.
MEDİBİYO, ihtiyaç duyulması halinde hızla bir üretim tesisi kurulabilmesine olanak sağlayacak ek bir kurulum alanıyla dikkat çekiyor. Bu esneklik, acil durumlarda hızlı ve etkili müdahale imkânı sunarak sağlık endüstrisine önemli bir avantaj sağlıyor.
İleri teknolojiyle donatılmış bu merkezde, ilaç regülasyonlarına uygun tek kullanımlık teknolojilerin kullanıldığı pilot ölçek üretim alanı bulunuyor. Bu alan, biyoteknolojik ilaçların klinik denemeler öncesindeki üretim sürecinde kritik bir rol oynayacak. Ayrıca MEDİBİYO’da, yenilikçi tedavilerin ve sağlık çözümlerinin keşfi için yoğun bir Ar-Ge faaliyeti sürdürülecek.
MEDİBİYO, araştırma ve inovasyon alanında da büyük bir ivme sağlayarak gelecekteki tedavilerin ve sağlık hizmetlerinin geliştirilmesinde önemli bir role sahip olacak
Bu yeni merkez, ilaç ve aşı üretimi konusunda bir öncü olmayı hedefliyor ve sağlık endüstrisindeki tüm paydaşları, daha etkili, güvenli ve yenilikçi tedavilerin keşfedilmesi ve üretilmesi yolunda bir araya getirmeyi amaçlıyor.
Ulusal Biyolojik ve Kimyasal Test Merkezi, Türkiye’nin Savunma Alanındaki Gücünü Artıracak
Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarına yönelik olarak faaliyet gösteren Ulusal Biyolojik ve Kimyasal Test Merkezi (BKTM), yerli ve ithal Kimyasal ve Biyolojik tehditlere karşı savunma ürünlerinin uluslararası standartlarda test ve sertifikasyonlarını gerçekleştirecek. BKTM, yerli ve milli teknoloji ile üretilen ürünlerin testlerinin yapıldığı bir merkez olması sayesinde, döviz çıkışını azaltırken aynı zamanda gizlilik gerektiren konularda güvenliği sağlayacak.
Bu tesis aynı zamanda Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetlerinin yürütüldüğü bir merkez olarak milli ve askeri savunma alanında ihtiyaç duyulan sistemlerin ve teçhizatın biyolojik ve kimyasal ajanlara karşı performans ve etkilerini incelerken, belirli otoritelerce kabul görmüş standartlara uygunluk kontrollerini sağlayacak. Milli Savunma Bakanlığı’nın desteği ve iş birliğiyle hizmet veren bu merkez, uluslararası alanda tanınırlığı artıracak ve dost-müttefik ülkelerin savunma ürünlerinin testlerine ev sahipliği yapacak. 16,200 metrekare kapalı alana sahip olan merkez, bünyesindeki 6,700 metrekarelik Biyoloji Test Bloku, 6,500 metrekarelik Kimya Test Bloku ve 3,000 metrekarelik idari alanıyla dikkat çeken büyük bir kompleks olarak öne çıkıyor.
Bu tesis, uluslararası standartlarda test ve sertifikasyonlarıyla Türkiye’nin savunma alanındaki gücünü artırırken, yerli savunma ürünlerinin öne çıkmasına da katkı sağlayacak.
